Beyar Özalp / Evrensel
Sokağa çıkma yasağında 21 kişinin katledilmesinin ardından yaralarını sarmaya çalışan Cizre’de okullar buruk açılıyor. 9 günlük polis ablukasında hayatını kaybedenler arasında öğrenciler de bulunuyordu. Ayrıca polis saldırısında birçok okul da zarar gördü. Cizre’de konuştuğumuz eğitimciler, okulların büyük zarar gördüğünü, birçok öğretmenin de olaylar nedeniyle ilçeyi terk ettiğini söyledi. Öğrenci velileri, sokaklarda polis ablukasının sürdüğünü, her yerde hâlâ keskin nişancılar olduğunu belirterek, can güvenliği olmadığı için çocuklarını okula göndermek istemediğini söylerken, öğrenciler de endişeli.
OKULLARDA BÜYÜK HASAR VAR
Gazetemize konuşan Eğitim Sen Cizre İlçe Temsilcisi Osman Tetik, ilçedeki gergin havanın eğitimi de olumsuz etkilediğini belirterek, birçok okulun çatışmalar esnasında kurşunların ve patlayıcı maddelerin hedefi olduğunu, özel harekat polislerinin kaldığı okul ve yurtlara da polislerce zarar verildiğini söyledi. Tetik “Cizre’de eğitime dezavantajlarla başlıyoruz. Fen, Sağlık, İmam Hatip ve H. Fettah Kadıoğlu Anadolu liseleri pansiyonlarında 1 aydır özel hareket polisleri kalıyordu ve okullarda ciddi tahribatlar var. Yine Nur Mahallesi’nde bulunan Atatürk Anadolu Lisesi çatışmalardan büyük zarar gördü. Bahçe duvarı büyük oranda yıkıldı. Pansiyonun güney cephesi kurşunların hedefi oldu ve hasar oluştu. Bu şekilde kısa sürede bu okullarda eğitimin yapılacağını düşünmüyoruz” dedi.
ÖĞRENCİLER OKULDAN SOĞUDU
Cizre’de çatışmalardan önce birçok okula özel harekat polislerinin yerleştirildiğini hatırlatan Eğitim Sen Cizre İlçe Yöneticisi Selim Sönmez de bu durumun birçok öğrencinin psikolojisini bozduğunu, okuldan soğumalarına neden olduğunu söyledi. Sönmez, yaşanan çatışmaların ardından birçok öğretmen, doktor ve hemşirenin şehri terk ettiğini belirtti.
ÇOCUKLARIMIZ EVE SAĞ DÖNECEK Mİ?
Cudi Mahallesi’nde evine misafir olduğumuz Mehmet Şirin bir veli olarak çocukları için yaşadığı kaygıları anlattı. Herkes gibi çocuklarının okumasını istediğini söyleyen Şirin, “Çocuklarımızın sokaklarda can güvenliği yok. Her yerde polisler var. Silah ve bomba sesleri yankılanıyor. Bu durum çocukların psikolojisini bozdu. Çocukların bu şartlar altında eğitim görmesi zor. Batıda hangi şartlar varsa burdaki çocuklar da o şartlarda eğitim görsün. Çocukları okula gönderdiğimizde başlarına bir şey gelecek mi, ölecekler mi, bir kurşunun hedefi mi olacaklar endişesi taşıyoruz” dedi.
10 YAŞINDAKİ VELİ: KESKİN NİŞANCILAR KÖTÜ
Mehmet Şirin’in oğlu 10 yaşındaki Veli, hâlâ ilçede 9 gün boyunca yaşanan polis şiddetinin etkisinde. Keskin nişancı polisleri ‘Kötü’ olarak tanımlayan Veli, Cizre’nin güvenli bir yer olmasını istiyor. Okulunun çatışmalarda zarar gördüğünü söyleyen Veli, bu şartlarda nasıl eğitim alacaklarını soruyor. Öğretmeninin bir an önce geri dönmesini isteyen Veli, eskisi gibi okulda arkadaşları ile oyun oynamayı özlediğini söylüyor.
ŞİMDİ NE OLACAK?
Şirin ailesinin ardından lise ve ilkokula giden çocukları olan Akide Bişkin ile konuşuyoruz. Ölen polis, asker ve gerillaların arkasından gözyaşı döktüğünü ve artık akan kanın durmasını istediğini söyleyen Akide Bişkin, Cizre’de sağlam okul binası da, öğretmen de kalmadığını söylüyor. Bu şartlarda çocuklarını okula göndermek istemediğini söyleyen Bişkin, Cizre’ye gelmeye çekinen öğretmenlere seslenerek, “Hepiniz bizim çocuklarımızsınız, Cizre’ye gelin” dedi.
Akide Bişkin’in Lise Öğrencisi Kızı Sümeyye, polis ablukasından dolayı tedirginliğin sürdüğünü söyledi. Okullarda özel harekat polislerinin barındığını hatırlatan Sümeyye, bu nedenle annesinin kendisini okula göndermek istemediğini belirtiyor. Okumak istediğini söyleyen Sümeyye, “Cizre’de yaşanan polis ablukası nedeniyle çoğumuzun psikolojisi bozuldu. Birçok arkadaşımız okula gitmek bile istemiyor. Bundan sonra ne olacağını bilmiyoruz” diyor.
‘BASKILAR YÜZÜNDEN BAZEN KÜRT OLMANIN KÖTÜ BİR ŞEY OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM’
Cizre’de defalarca polis ve askerin hedefi olan Nur Mahallesi’nde bulunan Atatürk Anadolu Lisesi 10. Sınıf Öğrencisi olan Mizgin, birçok arkadaşı gibi, daha güvenli olduğunu düşündüğü H. Fettah Kadıoğlu Anadolu Lisesine nakil istediğini söylüyor. Mizgin, “Okulda ders işlerken birçok kez biber gazı ve silah sesleri geliyor. Hocalarımız ders anlatamıyor. Biz de dışarıda ne olup bittiğini bilmediğimiz için endişeleniyoruz. Derse adapte olamıyoruz” diyor.
Okullarının karşısında askeri kışla olduğunu belirten Mizgin, sürekli korku ve baskı altında okula gidip geldiklerini söylüyor. Yaşadıkları baskılardan dolayı bazen Kürt olmanın kötü bir şey olduğunu düşündüğünü söyleyen Mizgin, “Okulların açılması bende heyecan yaratmıyor. Heyecan yerine içimizde korku var. Yeniden olaylar olacağı endişesi var” diyor.
500’DEN FAZLA ÖĞRETMEN CİZRE’DEN GİTTİ
Cizre’de yaşananların ardından ilçede bulunan beş yüzden fazla öğretmenin mazeret bildirerek tayin olduğunu söyleyen Eğitim Sen İlçe Temsilcisi Osman Tetik, buna karşı beş yüz yeni öğretmenin Cizre’ye atandığını, ancak kaç öğretmenin Cizre’de göreve başlayacağını bilemediklerini söyledi. Tetik, ilçedeki öğretmen açığının bir kısmının ekim ayı sonlanmadan alınacak ücretli öğretmenlerle kapatılmaya çalışacağını söyledi. Öğrenci ve velilerin bu yıl iyi bir eğitim alamayacakları, yeni atanan öğretmenlerin ise güvenlik kaygıları olduğunu söyleyen Tetik, birçok öğrencinin de başka şehirlere nakil istediğini, atanan öğretmenlerin ise gelmek istemediğini dile getirdi. Tetik öğrenci, veli ve yeni atanan öğretmenlerin bu kaygılarına, şehirdeki polis baskısı ve güvenlik sorununun neden olduğunu söyledi.
SOKAKTA KESKİN NİŞANCILAR VAR, ÇOCUKLARIMIZ İÇİN ENDİŞELİYİZ
Çocukları için endişelenen annelerden biri de Azime Tetik. Artık devlete güvenmediğini, bu yüzden de çocuğunu okula göndermek istemediğini söyleyen Tetik, “Okula gidip gelene kadar, ölüp ölüp diriliyorum. Çünkü sokaklarda biber gazları ve keskin nişancılar var. Çocukların güvenliği yok. Okula gidip, eve sağ gelecekler mi bilmiyoruz” dedi. Çocuklarını savaşta öldürülmeleri için büyütmediklerini söyleyen Tetik, “Savaşın bitmesini istiyoruz. Artık içimizde çocuğumuzun korkusu ile yaşamak istemiyoruz” dedi.
