Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan

"Diğer ülke derecelendirmelerinde de olduğu gibi Türkiye’nin de ülke derecelendirmesi hem iç hem de dış etkenlere bağlılık gösteriyor. Türkiye zayıf dış ekonomik temellerinden dolayı, buna özellikle yüksek cari açığının kısa vadeli kaynaklarla fonlanması da dahil, yatırımcı duyarlılığı ve riskleri konusunda kırılganlığını sürdürecek. Konuyu kredi notu acısından ele alırsak yükselen jeopolitik ve iç politik riskler makroekonomik ve de mali yansımalarının şekline göre yatırımcı duyarlılığını olumsuz olarak etkileyebilir.

"Türkiye’de koalisyon belirlenen 45 günde kurulamazsa, kasımda erken seçim olur. Bu durumun ve de Türkiye sınırlarındaki olayların yarattığı yüksek politik belirsizlik yatırımları engelleyip, ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir. Ayrıca Türk Lirası’ndaki değer dalgalanmaları tüketici güvenini ve enflasyonu olumsuz etkileyebilir. Tüm bunlar beraberinde zayıf büyümeyi getirebilir.

FAİZ İNDİRİMİ

Sakhuja faizle ilgili olarak da, “Türkiye’nin kırılganlığının dış sermaye girişlerindeki yavaşlamaya olan hassasiyeti ve de ABD Merkez Bankası’nın para politikasını daraltması olasılığı göz önüne alındığında MB’nin bu yıl faiz indirimine gitmesi olası değil. Ancak faizlerin düşürülmesine yönelik politik baskıları göz ardı etmiyoruz, özellikle büyüme yavaşlarsa” diye konuştu.

"EN KIRILGAN TÜRKİYE"

Sakhuja, Türkiye’nin dış ekonomik profilini şu anda Brezilya, Endonezya, Güney Afrika ve Hindistan gibi diğer gelişmekte olan ülkeler içerisinde en kırılganı olarak gördüklerini söyleyerek “Bu durumun başlıca nedenleri ekonominin yapısal cari açığı, yüksek dış borcu, kullanılabilecek az rezervlere oranla yüksek orandaki kısa vadeli dış borçları ve dış finansman gereksinimleri” dedi.

NOT GÜNCELLEME KASIM'DA