Dünyanın önemli ekonomistlerden Ruchir Sharma, Financial Times için kaleme aldığı yazısında, bir süre önce Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında yeniden güçlenmenin sembolü olduğunu bugün ise en kritik üç kusur olan artan borçluluk, cari açık ile bozulan siyasi rejimin tartışıldığını bildirdi.
 
Ruchir Sharma, ''Gelişmekte olan piyasalardaki riskleri görmek istiyorsanız Türkiye'ye bakın'' uyarısında bulundu.
 
Sharma'ya göre,Başbakan Erdoğan göreve geldiği zaman, dini konulardan ziyade ekonomiye odaklanarak yaptığı reformlar sonucu etkileyici sonuçlar elde edilmişti. 2010 yılı itibariyle kamu borcu/GSYH oranı yüzde 90 seviyesinden yüzde 40'a gerilerken, 1990'lı yıllarda yüzde 50'nin üzerinde olan enflasyon tek haneye inmişti.
 
Erdoğan yalnız değildi. Rusya'dan Vladimir Putin ile Brezilya'dan Luiz Inácio Lula da Silva ile birlikte Erdoğan gelişmekte olan ülkelerde canlanma için zemin hazırladı. Bütçe açıkları ile enflasyon kontrol altına alınırken, faiz oranları aşağı geldi ve gelişmekte olan ekonomilerin ortalama büyüme oranı neredeyse ikiye katlandı.
 
Fakat şimdi Türkiye ile gelişmekte olan ülkelerin büyüme oranları yüzde 4'e geri geldi. Erdoğan ile meslektaşları borca daha güvenir ve ekonomik büyümeni canlandırmak için kısa dönemli sermaye akışlarına daha bağımlı hale geldiler. Bu durum büyük bir riskin doğmasına neden oldu. Bugün Türkiye, Brezilya, Tayland ile Çin tehlike bölgesinde bulunuyor. (The Lira)