Bu yıl, kış saati uygulamasına geçilmemesi nedeniyle öğrenciler ve gündüz mesaisinde çalışanlar henüz güneş doğmadan sokaklara dökülüyor. 

Günler kısaldıkça şikâyetler de arttı. Uluslararası ticaret yapanlar da uygulamanın büyük sorunlara yol açtığına dikkat çekiyor. Enerji tasarrufu gerekçesiyle uygulamayı savunanlar ise kış saati uygulamasına geçmek yerine, mesai saatlerini değişmesi gerektiğini savunuyor.

En kısa günün yaşandığı 21 Aralık’ta TEİAŞ’ın Kasım ayı elektrik tüketim verileri yayımlandı. Veriler, hükümetin “enerji tasarrufu” iddiasının gerçeği yansıtmadığını, aksine tüketimin arttığını ortaya koyuyor. TEİAŞ’ın verilerine göre Kasım ayında elektrik tüketimi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6.5 düzeyinde rekor artış gösterdi. 

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO), hava sıcaklıklarının mevsim normallerinde seyrettiği ve ekonominin küçüldüğü bir dönemde elektrik tüketimindeki artışın hükümetin yaz saati uygulaması dışında bir nedenle açıklanamayacağına dikkat çekti. EMO, GMT+3 saat diliminin (yaz saati) kalıcılaştırılması kararından bir an önce vazgeçilerek, Türkiye coğrafyasına uygun kış ve yaz saatlerine geçilmesi çağrısı yaptı. 

SON 5 YILIN REKORU 

Son 5 yılın Kasım ayı tüketimleri incelendiğinde elektrik tüketiminin geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6.5 düzeyinde rekor artış gösterdiğini ve 22.7 milyar kilovat saat ile en yüksek düzeye ulaştığı görülüyor. 

Kasım ayında elektrik tüketimi, 2015 yılında 21.3 milyar, 2014 yılında 21 milyar, 2013 yılında 20 milyar, 2012 yılında ise 20.3 milyar kilovat saat düzeyinde bulunuyordu. Bu yılın Kasım ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6.5 rekor artış gösteren tüketim, geçen yıl Kasım ayında yalnızca yüzde 1.35 artmıştı.

Elektrik tüketiminin 2013 yılındaki düşüşü nedeniyle, 2014 yılı Kasım ayında elektrik tüketiminde görece yüksek bir artış yaşanmıştı. Ancak bir önceki yıldaki elektrik tüketimi düşüşü nedeniyle yüksek olan bu artış bile sadece yüzde 4.8 düzeyinde kalmıştı. 

YILLIK TÜKETİMİ DE 1.5 PUAN ARTTIRDI  

Kış saatine geçilmemesiyle yaşanan bu tüketim artışı yıllık tüketimi de yukarıya doğru itti. Verilere göre 2015 yılı Ocak-Ekim aylarında 221.2 milyar kilovat saat olan elektrik tüketimi bu yılın aynı döneminde 227 milyar kilovat saat ile yüzde 2.63 artış göstermişti. Kasım ayı tüketimiyle bu yıl yaşanan artış yüzde 4.09’a yükseldi. Yani kasım ayındaki tüketim artışı, yıllık tüketim artışını da yüzde 1.46 oranında arttırdı. 

SICAKLIKTAN KAYNAKLI DEĞİL

Verileri değerlendiren EMO, yaşanan tüketim artışının hava sıcaklığı veya sanayi üretimindeki artışla açıklanamayacağına dikkat çekti. EMO’nun aktardığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü 2016 Yılı Kasım Ayı Ortalama Sıcaklıkları verilerine göre, sıcaklıkların düşük kaldığı Ağrı, Ardahan, Iğdır ve Batman çevreleri dışında Türkiye genelinde mevsim normalleri yaşandı. Hatta Antalya gibi kimi bölgelerde mevsim normallerinin üzerinde sıcaklıklar yaşandı. EMO, bu nedenle elektrik tüketiminde hava koşullarına bağlı olarak bir artıştan söz etmenin mümkün olmadığını ifade etti.

SANAYİ KÜÇÜLÜRKEN TÜRKETİM ARTMAZ

Bu yılın 3. çeyrek verilerinin ekonomide durgunluk ve gerilemeyi ortaya koyduğuna dikkat çeken EMO, TÜİK hesaplama yöntemini değiştirdiği için olduğundan daha yüksek görünen Gayrisafi Yurtiçi Hasıla bile geçen yılın 3. çeyreğine göre yüzde 1.8 küçüldüğünü hatırlattı. Bu eğilimin Kasım ayını da kapsayan yılın son çeyreğinde de sürmesinin beklendiğine dikkat çeken oda, Kasım ayında kapanan ve açılan şirketlerin geçen yıla göre kıyaslandığında da imalat sanayinde dikkate değer bir artış görülmediğini aktardı. EMO, bu verilerle elektrik tüketiminde kasım ayında gerçekleşen artışın sanayi üretimi ile açıklanmasının da mümkün olmadığını dile getirdi. 
Manipülatif artışa neden oldu

“Tüm bu veriler, hükümetin yaz saati uygulamasını kalıcılaştırıp, kış saatini kaldırmasıyla elektrik tüketiminde Kasım ayında manipülatif bir artışa neden olduğunu göstermektedir” tespiti yapan EMO, özellikle elektrik tüketiminin yoğun olduğu İstanbul, Ankara, Kocaeli, İzmir ve Bursa gibi büyük illerde sabah okula ve işe gitmek için gün doğmadan kalkılmak zorunda kalınmasının hane tüketimlerini artırdığını belirtti. 

“Hükümet; hem yurttaşlara sıkıntı veren, hem dış dünyayla iletişim açısından sorunlar yaratan, hem trafik kazalarında artışa neden olduğu belirtilen, hem de elektrik tüketiminde tasarruf değil israf yaratan bu uygulamadan bir an önce vazgeçmelidir” denilen açıklamada, Türkiye coğrafyasına uygun kış ve yaz saatlerine geçilmesi çağrısı yapıldı. EMO geçmişte yaptığı çalışmada, enerjinin verimli kullanımı ve tasarruf açısından en uygun noktanın GMT+2:30 olduğunu, yaz saati uygulamasında da GMT+3 yerine ileri bir nokta olarak GMT+3:30 diliminin seçilmesinin uygun olacağı tespitini yapmış, buçuklu saat dilimi önerisinde bulunmuştu.