Avrupa tarihinde efsanelerle anılan Vikinglerle ilgili yürütülen arkeolojik çalışmalara siyasetin gölgesi düştü. İsveç, sürpriz bir kararla ortak projeden ayrılma kararı aldı.

Schleswig, Kuzey Denizi ile Baltık Denizi'nin ortasında, 24 bin nüfuslu bir kent. Vikinglere ait yerleşim alanı Haithabu hemen kentin yanı başında. Arkeologların yerleşim birimini keşfettikleri yerde Viking kulübeleri inşa edilmiş. Haithabu, Almanya'da eşine ender rastlanan bir yer.

Burada Vikinglerle ilgili bir de müze açılmış. Birçokları bu kuzeyli halkı, kullandıkları araç-gereçleri ve takıları merak ediyor.

Ziyaretçilerden biri, "Burada gördüklerimden sonra böyle bir halkın yaşamış olduğuna inanıyorum, çünkü bunlar herhalde gökten zembille inmedi" diyor. Bir başkası, "Bana göre böyle bir halk vardı. Çünkü burada görülenlere, okunanlara bakılacak olursa tüm bunlar bence gerçek" yorumunda bulunuyor.

İSVEÇ’İN GEREKÇESİ

Avrupa tarihinin parçası olan Vikingler, genellikle efsanelerle anılıyor. Aralarında Almanya ve İsveç'in de bulunduğu altı Avrupa ülkesi ise bu efsaneyi aydınlatmayı amaçlıyordu. Bu ülkeler 13 adet Viking anıtını UNESCO'nun kültür mirası listesine alınmasını istiyordu. Ama İsveç bundan son anda vazgeçti.

İsveç Anıtları Koruma Dairesi’nden Lars Amreus şöyle konuşuyor: "Dikkatleri kültür mirası tarihi ve Vikingler dönemine çekmek, bilgi dağarcığını artırmak ve turizmi canlandırmak üzere başlatılan tüm bu girişimleri destekliyoruz. Bunları gerçekleştirmek için çok olanak var. Zaten Dünya Kültür Mirası Antlaşması, bu noktanın unutulmaması gerekir, bilginin yayılması için tek araç değil."

VİKİNGLERİ KORUMA KAVGASI

İsveç'in işbirliğinden geri çekilmesi, Almanya'da şaşkınlık yarattı. Schleswig Eyalet Arkeoloji Müzesi’nden Claus von Carnap-Bornheim, öncelikle İsveçlilerde Vikinglerin yaşadığı yerlere ilişkin bir kafa karışıklığı olduğu görüşünde. Uzman, sözlerine şöyle devam ediyor:

"İkincisi; bu projede ulusal tarih ve romantizm içeren fikirler ve ifadeler kullanılıyordu. Tam da işte bu konu kafama yatmıyor; çünkü bu tür ortaklıklara girişmezsek, er ya da geç olayların nasıl geliştiğine anlam veremeyecek duruma geliriz. Şimdi olan da bu zaten. Elbette Vikingler ve Cermenler, tıpkı Slavlar ve Keltler gibi bazı konulara âlet ediliyorlar. Arkeoloji her zaman siyasîdir, bunu herkes bilir."

Vikingler de çoğu zaman siyasî çıkarlara âlet oldular. Örneğin aşırı sağcılar, Thor ve Odin gibi kuzey mitolojisinde anılan Tanrıların hayranlarıdır. Onları güçlü Cermen kahramanları olarak görüyorlar.

İnternetteki alışveriş sitelerinde boy gösteren birtakım antik Tanrılar da yanlış bir tarih anlayışına kurban gidiyor. Buralarda Viking heykelcikleri ve boynuzdan içki kadehleri, nefret içeren müzik parçaları gibi sipariş edilebiliyor.

Çoğu İskandinav ülkesinin tarihinde bu kuzeyli halk geçmişte hep yüceltilerek tasvir edilmişti. İsveçliler bu konuda bugün dahi sorun yaşıyor. İskandinavya Enstitüsü'nden Stefan Brink, "Bu, 1960'larda Vikinglerin efsanevî kahramanlar olarak ilâhlaştırıldığı dönemden kaynaklanıyor. Elbette bu durum sonradan değişti ve Vikinglerin barışçıl tüccar bir halk olduğu keşfedildi. Ama Vikinglere ilişkin bu eski görüşler bugün hâlâ bazı siyasi grupların zihninden çıkmıyor" diyor.

Haithabu'daki araştırmacılar bu efsaneyi gayet iyi biliyorlar. Ama onlar da artık farkında ki, Vikinglere ilişkin söylentiler ve bilgiler tüm gerçekliği yansıtmıyor. Haithabu Müzesi'nin yöneticisi Ute Drews, "Bu dünyada bir zamanlar farklı boya posa sahip, belki yoksulluk nedeniyle sağlığını yitirmiş ya da ağır hastalıklardan muzdarip insanların da yaşamış oldukları bu efsanede yer almıyor" diyor.

VİKİNG TURİZMİ

Vikingler bugün yeni bir bakış açısından değerlendiriliyor ve bunun olumlu sonuçları da oluyor. Ejderha görünümdeki teknelerle yeni bir pazar ortaya çıkmış durumda. Vikinglerin hayranları bu kuzeyli halkın izini sürüyor.

Viking anıtlarını halka sunan Kuzey Avrupalılar da işte bu kültür mirası projesi için daha fazla maddi destek ve daha fazla turist bekliyor. Alman bilimciler kültür mirası projelerinden vazgeçmek niyetinde değil ve İsveç'in dahil olmadığı başka bir girişim hazırlıyorlar. Onlar Haithabu ve Danewerk Anıtı'na yoğunlaşmış durumdalar.

Schleswig Eyalet Arkeoloji Müzesi'nden Claus von Carnap-Bornheim, "Burası İskandinavya ile kıta Avrupası arasındaki sınır. Burası Kuzey Avrupa'nın en büyük anıtı konumunda. Çok iyi bir biçimde korunmuş. 28 kilometre uzunluğunda. Bunun ikinci bir örneği daha yok!" diye konuşuyor.

Danewerk, Haithabu ve diğer Viking yerleşim birimleri en erken 2015 tarihinde dünya kültür mirasına dönüşebilir. Eğer başarılı olunursa, bu, Kuzey Denizi ile Baltık Denizi arasında kalan Schleswig'e de şöhret kazandıracak. Ve Vikingler bu sayede daha da tanınmaya başlayacaktır; tabii tarihî gerçeklere uygun bir biçimde...

© Deutsche Welle Türkçe