Suriye’de “demokratik yurtsever iç muhalefet”in başta gelen ittifakı “Suriye'de Demokratik Değişim İçin Ulusal Koordinasyon Kurulu Türkiye'nin Suriye'ye askeri müdahalesine ve "güvenli bölge" planlarına karşı bir açıklama yayınladı.

Suriye muhalefeti kabaca "iç ve dış siyasi muhalefet" olarak ikiye ayrılıyor. “Dış” muhalefet yabancı ülkelerin istihbarat örgütleri tarafından yönlendirilmek ve onlar adına “vekalet savaşı” yürütmekle suçlanıyor.

İç muhalefet güçleri ise aşırılığa ve dış güçlerin müdahalelerine karşı çıkıyor ve bunun Suriye’nin içinde bulunduğu durumu daha da derinleştireceğini savunuyor.

Suriye ayaklanmasının başlangıcından beri mezhepçiliğe, şiddete ve dış müdahaleye karşı çıkan ve siyasi çözümü savunan Ulusal Koordinasyon Kurulu, Türkiye'yi cihatçı güçlere karşı sınırlarını kapatmaya ve desteğini kesmeye çağırdı.

Açıklamada şu ifadelere ter verildi:

Ulusal Koordinasyon Kurulu olarak Suriye’de krizin başladığı andan itibaren sürekli olarak rejimin süregiden askeri yollarla çözüm ısrarının krizi derinleştireceği ve dış müdahaleleri arttırarak Suriye halkının acılarını ağırlaştıracağı uyarısında bulunduk. İşte bugün, başından bu yana yerel ve sınır ötesi terör güçleri başta olmak üzere bir dizi güce çeşitli maddi ve lojistik destek sunarak yangına körükle giden Türkiye hükümeti, Halep’in kuzeyinde DAİŞ’i (IŞİD) doğrudan vurma iddiasıyla doğrudan müdahale sürecini başlattı, oysa gerçek hedefi, Suriye Kürt halkımızı vurmak için iddia edilen güvenli bölgeleri oluşturmak olarak duruyor.

Türkiye’nin doğrudan müdahalesi, Suriye krizini daha karmaşık hale getirecek ve tüm bölgeyi, bizatihi Türkiye’nin de kurtulamayacağı, zor sonuçlara doğru sürükleyecek. Keza, kendi Kürt vatandaşları ile siyasi çözüm yolunun kesilmesinin kaçınılmaz bir sonucu olarak şiddet Türkiye’ye de yayılacak. Türkiye, terörist güçlere karşı sınırını kapatma ve desteğini kesme hususundaki söyleminde ciddiyse bu güçlerin tepkisi de bu şiddet ortamını pekiştirecek.

Ulusal Koordinasyon Kurulu, DAİŞ’in Suruç’ta işlediği terörist suçu kınarken Türkiye’nin, Suriye’nin herhangi bir bölgesine askeri müdahalesine karşı olduğunun altını çizer. Türkiye eğer DAİŞ, Nusra ve diğer terör güçlerine karşı savaş açmakta gerçekten ciddiyse bunu kendi toprağında sınırını onlara kapatarak, onlara desteğini keserek ve Cenevre Bildirgesi’ne istinaden Suriye krizinin siyasi çözümü için uygun siyasi iklimi yaratarak yapabilir.

29 Temmuz 2015

Yürütme Bürosu – Şam

Çeviri: İntifada Yayınları

(Demokrat Haber)