Katolik Kilisesi lideri Papa Francesco, kilisenin muhafazakar kanadında yer alan bir grup tarafından "kafirlikle" suçlandı.

Papa Francesco'nun reform çabalarına karşıtlığıyla bilinen muhafazakar kanattan 62 isim, Papa'yı Katolik Kilisesi'nin öğretilerine aykırı 7 "sapkın" düşünceyi yaymakla suçlayan bir mektup yayımladı.

İnternette özel olarak açılan bir blog sitesinde yayımlanan 25 sayfalık mektuba Latincede "Sapkınlığın yayılmasıyla ilgili düzeltme" anlamına gelen "Correctio filialis de haeresibus propagatis" adı verildi.

Papa'ya mektupta yöneltilen suçlamalar "kafirlik", "modernizme yakınlık" ve "Protestanlığın mimarı Martin Luther'e görülmemiş sempati beslemek".

Aralarında eski Vatikan Bankası (IOR) Başkanı Ettore Gotti Tedeschi ile aşırı muhafazakar kanattan din adamları ve akademisyenlerin de bulunduğu imzacılar, Papa'ya "Sözleriniz, eylemleriniz ve ihmallerinizin yaydığı sapkın görüşlerden endişeliyiz" diye sesleniyor.

BOŞANMIŞ ÇİFTLERE YÖNELİK AİLE GENELGESİNE TEPKİ

Papa Francesco'nun "sapkın" olarak nitelenen görüşlerinin başında da, geçen yıl yayımladığı aile hayatıyla ilgili genelgesi "Amoris Laetitia" (Aşk Sevinci) ile boşanıp yeniden evlenmiş çiftlerin de kilisede komünyona kabul edilmesi geliyor.

Papa'nın boşanıp yeniden evlenmiş kişilere yönelik açılımı daha önce de tutucu kesimin tepkisiyle karşılanmıştı.

Muhafazakar kanattan 4 kardinal, eşi görülmemiş bir "isyan" hareketinde bulunarak bu konudaki "şüphelerini" dile getirdikleri bir mektup yazmış ve Papa'dan düzeltme istemişti.

4 kardinalden ikisi bu yaz hayatını kaybetti. Diğer 2 kardinalin ise geçen hafta sonu yayımlanan 25 sayfalık mektuba imza atmaması dikkat çekti.

Papa'nın "kafirlikle" suçlandığı mektubun kendisine geçen ay iletildiği ancak cevap alınmaması üzerine internette de yayımlandığı belirtiliyor.

Mektubun imzacıları arasında, "Katolik Kilisesi'nin prensleri" olarak bilinen kardinal seviyesinde hiçbir din adamı bulunmuyor.

En yüksek seviyedeki din adamı ise İsviçreli Piskopos Bernard Fellay. Ancak yine de bu girişimin, belli bir kesimdeki rahatsızlık seviyesini göstermesi bakımından önemli olduğu vurgulanıyor. (Kaynak: BBC Türkçe / Övgü Pınar - Roma)