İsviçre’deki barış örgütleri ortak bir açıklama yayınlayarak Türkiye’yi yaşanan son gelişmelerden dolayı protesto ettiklerini duyurdular.

Basler Frauenvereinigung für Frieden und Fortschritt, Frauen für den Frieden – Schweiz, FriedensFrauen Weltweit, GSOA Schweiz, Robert-Grimm-Gesellschaft, Schweizerischer Friedensrat ve WILPF Schweiz adlı kuruluşların imzasıyla yayınlanan “İsviçre’deki Barış Örgütleri Alarm Durumuna Geçmiştir“ başlıklı açıklamada Türkiye’deki son gelişmeleri protesto ettiklerini açıklayan imza sahipleri, ayrıca Türkiye’yle ilgili taleplerini Türkiye’nin Bern Büyükelçiliği aracılığıyla Recep Tayyip Erdoğan’a iletilmek üzere gönderdiklerini, aynı talepleri İsviçre Hükümeti’ne de ilettiklerini belirttiler.

“ARTIK SADECE KEYFİLİK VE ŞİDDET HAKİM”


Açıklamanın devamında şöyle denildi:

“Türkiye’deki son gelişmeler üzerine alarm durumuna geçtik. Türkiye’de demokrasi ve insan hakları ihlalleri sadece Kürt bölgelerinde gerçekleşmiyor. Ülkenin tamamında basın ve toplanma özgürlüğünden bahsetmek mümkün değil. Kürt bölgelerinde sık sık sokağa çıkma yasakları ilan ediliyor. Seçilmiş milletvekillerinin dokunulmazlıkları ceza mahkemelerine çıkarılmaları için kaldırılıyor. Barış süreci yarıda kesildi ve artık sadece keyfilik ve şiddet hakim.

“Türkiye’de seçilmiş milletvekillerinin cezai soruşturmalara tabi tutulmasına acilen son verilmesini talep ediyoruz. Dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili yapılan yasa değişikliklerinden vazgeçilmesini talep ediyoruz. Politik tutukluların serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Şiddete derhal son verilmesini ve Türk hükümetiyle Kürtler arasında barış görüşmelerinin tekrardan başlatılmasını talep ediyoruz.“

İSVİÇRE HÜKÜMETİ’NE ÇAĞRI

Kadınların Türkiye’deki gittikçe kötüleşen durumlarına da dikkat çekilen açıklamada bundan büyük üzüntü duyulduğu belirtildi.

Türkiye Hükümeti’nin yanı sıra İsviçre Hükümeti’ne de çağrıda bulunan barış örgütleri, İsviçre’nin Türkiye ile olan stratejik partnerliğini, Türkiye’nin açık bir şekilde barış çizgisine gelinceye kadar dondurmasını talep ettiler. (Ş. Murat Özten / Demokrat Haber İsviçre)