Murat Kuseyri / ANF / Stockholm - İsveç hükümetinin, ulusal azınlıklara ve İsveç’in yerli halkı Samilere karşı açık bir ırkçılık politikası uyguladığı belirtildi. En fazla ayrımcılığa ve ırkçılığa uğrayanlar ise Romanlar ve Yahudiler.

 

Avrupa Konseyi, azınlıkların eğitim hakkı ile ilgili üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmediği için İsveç’i bir kaç kez eleştirdi. 5-8 Mart tarihlerinde de uzmanlardan oluşan bir heyet azınlıkların durumları incelemek ve hükümetin AK’ın önerilerini yerine getirip getirmediğini denetlemek amacıyla İsveç’te incelemelerde bulundu.

 

Yasalarda azınlık olarak kabul edilen Roman, Yahudi, Tornedal Finlileri, İsveç Finlileri ve Samiler’in örgütleri İsveç Kiliseleri ile birlikte hazırladıkları raporu AK heyetine ilettiler. “Azınlık Olmaya Cesaret Etmek” başlıklı raporda İsveç’te azınlıkların haklarının hayata geçirilmesinde ciddi eksiklikler olduğu belirtiliyor.

 

“AZINLIKLARIN DURUMU İYİ DEĞİL”

Raporu kamuoyuna açıklayan İsveç Başpiskopuzu Anders Wejryd, “İsveç’te azınlıkların durumu sandığımızın aksine öyle iyi değil. Yükümlülükler gerçekleştirilmiyor ve pek çok genç utandığı ya da cesaret edemediği için azınlık olduğunu gizliyor” dedi.

 

AZINLIK DİLLERİ YOK OLABİLİR

51 sayfalık raporda İsveç eğitim sistemindeki eksiklikler ayrıntılı olarak inceleniyor ve gerekli önlemler alınmadığı takdirde azınlıkların dillerinin yok olabileceği uyarısında bulunuluyor. Atılan olumlu adımlara rağmen çocuk ve genç azınlık haklarının hala ihlal edilmesinin kaygı verici olduğu belirtilen raporda şu tespitlere yer veriliyor:

 

“İsveç eğitim sisteminde azınlıklara mensup çocukların kendi dillerini öğrenme hakları yasal güvence altında değil. Bu durum ulusal azınlıkların dillerinin yaşamasına karşı ciddi bir tehdit oluşturuyor ve Azınlık Hakları Sözleşmesiyle çelişiyor. AK, İsveç’ten pek çok kez talep etmesine rağmen önlem alınmadığı takdirde yok olma tehdidi ile karşı karşıya kalan azınlıkların dilleri yaşayamayacaktır. Bu her şeyden önce Samicenin bazı lehçeleri için geçerli.”

 

Pek çok yerleşim biriminde Samice, Romanca ve Fince anaokulu bulunmadığı, birçok belediyenin ailelerin çocuklarının ana dilde eğitim görme taleplerine olumsuz yanıt verdikleri belirtilen raporda ana dil eğitimi için ayrılan kaynakların yerine ulaşmadığına da dikkat çekiliyor.

 

Raporda; iki dilli eğitimin olmaması, pek çok çocuğun ana dilinde eğitim görme talebinin karşılanmaması, azınlık dillerini öğretecek yeterli sayıda öğretmen ve kitap olmaması azınlıkların dillerinin yok olmasına yol açacak nedenler olarak sıralanıyor.

 

Azınlık dillerinde yeterli sayı ve birikimde tercüman olmamasının adalet ve sağlık sisteminde azınlıkların güvenliklerine yönelik bir tehdit oluşturduğu örnekler verilerek ele alınıyor. Bunlardan birisi ise, geçtiğimiz yıl Norbotten bölgesinde hasta olan bir Romanın tercüman talebi karşılanmadığından gerekli tedaviyi alamadığı için yaşamını yitirmesi olayı. Ölenin yakınlarının yetkililer hakkında işlem yapılması için başvuruda bulundukları aktarılıyor.

 

Ulusal azınlıklar ve İsveç’in yerli halkı Samilere karşı açık bir ırkçılık, tahammülsüzlük ve önyargıların olduğu belirtilen raporda, en fazla ayrımcılık ve ırkçılığa uğrayanların Romanlar ve Yahudiler olduğu ifade ediliyor.