Hollanda'daki seçimlerdeki ilk sonuçlara göre Başbakan Rutte'nin partisi 32 sandalyeyle seçimi kazanmış görünüyor.

Parlamento seçimlerinin yapıldığı Hollanda'da sandıklar kapandı.

İlk tahminlere göre, Başbakan Mark Rutte'nin lideri olduğu VVD önde.

Aşırı sağcı, İslam ve Avrupa Birliği karşıtı Geert wilders’ın Özgürlük Partisi ise sandık çıkış anketine göre parlamentoda 19 sandalye kazanıyor.

28 partinin yarıştığı seçimlere katılım bir öncekine göre bir hayli yüksek seyretti.

Hollanda’da vatandaşlar parlamentonun 150 üyeli alt kanadını belirlemek için sandık başına gitti.

Rekor sayıda partinin yarıştığı seçimlere katılım, 2012 yılındaki seçimlere göre çok daha yüksek oldu.

13 milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu Hollanda'da sandıklar Türkiye saati ile saat 23:00'te kapandı ve oyların sayımına geçildi.

Hollanda'da seçim barajı bulunmuyor. Seçimlerde yarışan 28 partiden 14'ünün meclise gireceği tahmin ediliyor.

Seçimlerde İslam ve göçmen karşıtı Geert Wilders'in alacağı oy merak konusu.

Salı akşamı yapılan son kamuoyu yoklamalarına göre Wilders'in partisi yüzde 13 ila yüzde 14 oy oranına ulaşıyor.

Lahey kentinde oy kullanan Wilders, partisi Özgürlük Partisi'nin seçimlerden birinci parti çıkmaması halinde dahi kendilerini kazanmış saymaları gerektiğini belirtti.

Göç ve İslam tartışmalarına atıfta bulunan Wilders "Bu seçime damgamızı vurduk. Herkes bizim konularımızı konuşuyor” dedi.

Wilders Salı akşamı yatığı seçim kampanyasının kapanış konuşmasında da İslam'a karşı her türlü araçla mücadele edilmesi gerektiğini belirtti.

"İslam Hollanda'ya en büyük tehdittir” diyen aşırı sağcı siyasetçi "Hollanda yeniden bize ait olmalı” diye konuştu.

SEÇİMİN FAVAROSİ BAŞBAKANIN PARTİSİ

Başbakan Mark Rutte'nin sağ liberal çizgideki Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD) seçimin favorisi olarak gözüküyor.

Türkiye ile yaşanan diplomatik krizden hafif bir biçimde faydalandığı belirtilen partinin oyları anketlere göre yüzde 17 ile yüzde 20 arasında.

 Türkiye ile yaşanan diplomatik krizin baş aktörleri arasında yer alan Başbakan Rutte seçim kampanyası sırasında Avrupa Birliği'nin Türkiye ile imzaladığı sığınmacı anlaşmasını savunmuştu.

Rutte anlaşma sayesinde Avrupa Birliği'ne gelen sığınmacıların yüzde 90 oranında azaldığını ileri sürmüştü.

Seçim uzmanları yarışın henüz bitmediğini, Hristiyan Demokrat Çağrı (CDA) ve sol liberal Demokratlar 66 (D66) partilerinin de seçimi birinci sırada bitirme ihtimali olduğunu belirtiyor.

Rutte'nin partisi ile sosyal demokrat İşçi Partisi'nden (PvdA) oluşan koalisyon hükümetinin çoğunluğu kaybetmesine ise kesin gözüyle bakılıyor. Anketlerde iki partinin oy toplamı mutlak çoğunluğu sağlayamıyor.

Wilders'in partisinin seçimler sonrasında herhangi bir koalisyonda yer alması ise mümkün görünmüyor. Zira seçime katılan diğer tüm partiler Özgürlük Partisi ile koalisyon yapmayı reddettiklerini seçimlerden önce ilan etti.

(Kaynak: Deutsche Welle)