Hrant Kasparyan / Demokrat Haber

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Yüksek Dairesi, İsviçre hükümetinin “Doğu Perinçek davası” kararını temyize götürme başvurusunu kabul etti. AİHM, dünkü oturumunda İsviçre’nin temyiz başvurusunu kabul etme kararı aldı.

AİHM, 17 Aralık 2013’te açıkladığı kararında, Perinçek’in Ermeni soykırımını inkâr ettiği gerekçesiyle İsviçre’de yargılanıp mahkûm edilmesini Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10. maddesine aykırı olduğunu öne sürmüştü.

İsviçre hükümeti, soykırımı inkâr etmenin “ifade özgürlüğü” kapsamında değerlendirilemeyeceği görüşünü savunarak, AİHM Yüksek Dairesi’ne temyiz başvurusunda bulunmuştu.

“İNKÂR, NEFRET SUÇUNA ZEMİN HAZIRLIYOR”

Perinçek’in İsviçre’de Ermeni soykırımına dair yaptığı açıklamalar hakkındaki davaya ilişkin AİHM’in kararına Türkiye’den de itiraz gelmişti.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi, İsviçre Adalet Bakanlığı’na yazılı başvuruda bulunarak, İsviçre makamlarının 17 Aralık 2013 tarihli AİHM kararına ilişkin itiraz hakkını kullanmasını talep etmişti. 

Türkiyeli tüm ırkçılık karşıtları adına İsviçre Adalet Bakanlığı’na müracaat ettiklerini bildiren İHD, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer vermişti: “Türkiye’de soykırımın inkârının, ülkede nasıl anti-demokratik, düşünce özgürlüğü karşıtı, nefret suçlarına zemin hazırlayan ve insan haklarını ihlal eden bir ortam yarattığının en yakın tanıkları olarak, İsviçre Adalet Bakanlığı’na, İsviçre mahkemesine tanınan AİHM kararına itiraz etme hakkını kullanmasını desteklediğimizi bildiren bir mektup gönderdik.”

DİNK ve SEVAG BALIKÇI ÖRNEK GÖSTERİLDİ

İHD yazılı başvurusunda, Türkiye’de Ermenilerin ve Anadolu’daki Hıristiyan halkların maruz kaldığı soykırımın inkârının, basit bir fikir ayrılığı olmadığını, yaşananların soykırım olmadığını söylemenin ötesine geçtiğini anlatmıştı. Başvuruda, soykırım inkârının aynı zamanda soykırım kurbanlarının “suçlu” ilan edilmesi, onlara karşı nefret ortamının yaratılması, bunun sonucunda da Ermenilere alenen hakarete, saldırılara ve tehditlere zemin hazırladığı dile getirildi. Bu bağlamda Hrant Dink’in katledilmesini örnek gösteren İHD, zorunlu olarak askerlik yapmakta olan Sevag Balıkçı’nın 24 Nisan 2011’de kışlada öldürülmesi olayına da dikkat çekmişti. 

TÜRKİYE DAVAYA MÜDAHİL

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderilen ve geçtiğimiz aylarda serbest bırakılan Doğu Perinçek, İsviçre’de 2005 yılında çıkarılan Ermeni soykırımını inkâr yasasının ardından bu ülkeye giderek üç değişik kentte katıldığı konferans ve toplantılarda 1915’te yaşananların soykırım olduğunu inkâr eden konuşmalar yapmış ve bu nedenle İsviçre mahkemesi tarafından 90 gün hapis cezasına mahkûm edilmişti.

Temyiz başvuruları reddedilen Perinçek’in mahkûmiyeti daha sonra para cezasına çevrilmişti. İsviçre mahkemesi önünde kaybeden Perinçek 2008 yılında AİHM’e başvurmuş, Türkiye hükümeti de 2010 yılında Perinçek’in yanında davaya müdahil olmuştu.

AİHM’in dün aldığı temyiz kararını değerlendiren Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, AİHM’in “Perinçek-İsviçre” davasında verdiği kararı Büyük Daire’ye taşıyan İsviçre’nin bunu “siyasi saiklerle” öne sürerek, “Konunun Büyük Daire’de münhasıran hukuki mülahazalarla ele alınacağına güveniyoruz” dedi.