Diyarbakır'da önemli ilklere imza atan Sur eski belediye başkanı Abdullah Demirbaş ikinci kez tutuklanmasının ardından uzun zaman geçmesine rağmen bir tepki verilmedi. Bunun üzerine, kızı Berfin Ezgi'nin change.org üzerinden düzenlediği imza kampanyası ile babasının tutukluluğunun sağlık durumuna ölümcül etkisini dile getirmesi Demirbaş'ı zor da olsa gündeme taşımaya yardımcı oldu.

Basın organlarının tek sesli hale geldiği dönemde rejimin hedefine aldığı birini gündeme taşımak zor da olsa imkansız değildir. Bu bakımdan Demirbaş'ın ikinci kez tutukluluğunda unutulması ve bu güne kadar gündeme gelmemesi rejimin baskısı yanında, bu baskıya karşı sessizliğin ve itiraz edilmemesinin de önemli rolü bulunmaktadır. Zira sağlık sorunu bu derece ciddiyet taşıyan bir tutuklunun gündeme getirilmesini sadece rejimin baskısı ile açıklamak biraz zordur. Demirbaş, ailesinden önce dostları arkadaşları tarafından gündeme taşınmalıydı.

Berfin Ezgi Demirbaş, babasını gündeme taşımak için çok çabaladı. sesini duyurmak için çok uğraştı. İmza kampanyasının yanında, babasının durumunu konuşmak ve babasını destekleyen 5000'i aşkın imzayı Adalet Bakanlığına teslim etmek üzere bakanlıktan görüşme isteğinde bulundu. İsteğine bu güne kadar cevap verilmiş değil. İHD ve TTB gibi kuruluşlar harekete geçip önümüzdeki günlerde Demirbaş ile ilgili hukuki, tıbbi ve insani girişimlerde bulunacaklar.
Berfin Ezgi Demirbaş'ın bu çabalarına destek vermek ve sesini gündeme taşımak üzere Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi de kampanyanın tanıtımı, desteğin yükseltilmesi ve yaygınlaştırılmasında aktif olarak yer alması ve birçok girişimde bulunmasının sonucunda, İHD Ankara ve İstanbul Şubesi ile Hasta tutsaklar inisiyatifi Demirbaş'ın durumunu gündemine alarak 19 Eylül 2015 günü Ankara ve İstanbul'da Demirbaş'ın sağlık sorununu gündeme taşımak üzere birer açık hava toplantısı düzenlendi.

Ankara Düşünceye Özgürlük Girişiminin aktif desteği ile yapılan Ankara'daki toplantı, Hasta Tutsaklar İnisiyatifi tarafından gerçekleştirildi. Haftalardır hasta tutsakların durumunu gündeme getirmeye ve duyarlılık sağlamaya çalışan, Hasta Tutsaklar İnisiyatifi'nin 66. açık hava toplantısında  Demirbaş da dile getirildi.

Toplantıyı Ankara Düşünceye Özgürlük Girişimi bileşenlerinden İsmail Beşikçi, Fikret Başkaya, Oktay Etiman,... gibi aydın, yazar, akademisyen ve çok sayıda aktivist'in bulunduğu Demirbaş'ın dostları, oldukça yoğun ve aktif olarak Demirbaş ile ilgili girişimleri destekleyip toplantıdaki konuşmaları ve sloganlarıyla rejimin hedefindeki Demirbaş'a uygulanan muameleye itirazlarını dile getirdiler. Ankara'daki toplantıya Berfin Ezgi de katılarak, yaptığı konuşmada babasının sağlık durumunun aciliyetinin altını çizdi.

Hasta Tutsaklar İnisiyatifi açıklamasında Demirbaş'ın sağlık durumunu geniş olarak özetledi. İnisiyatifin sözcüsü Mahmut Konuk , durumu ağır diğer tutsaklar yanında Demirbaş'ın durumunun aciliyetinin altını çizdi ve çözüm önerdi:
... İlk tutuklandığında onun için yapılan ulusal ve uluslararası kampanya sonucu, sağlık durumu ve adli tıp raporları dikkate alınarak serbest bırakılan Abdullah DEMİRBAŞ’ın tutuklu kalması “ölümcül risk” taşımasına rağmen avukatlarının “tutuksuz yargılanma talebi” reddedilmiş bulunuyor. Tutuklanma sebebi ise henüz Avukatına ve kamuoyuna açıklanmış değil. [Demirbaş'ın savcılıkça düzenlenen dosyası üzerinde gizlilik kararı bulunuyor. Kısaca Demirbaş niçin ve neden tutuklu olduğunu bilmiyor]

Bizim ve hasta mahpusların kimseden-kimse için “af” ya da “iyilik” talebimiz yok. Sadece ulusal ve uluslararası insani hukukun uygulanmasını, hapishane koşullarında tedavi edilemeyen ya da hasta mahpus için hayati risk olan hasta mahpusların “iyileşinceye kadar infazının ertelenmesini” istiyoruz. Aksi durumda hapishanede yaşamını yitiren her hasta mahpus için bu devletin bütün ilgili sorumlu-yetkili kişileri “katil” damgası yemekten kurtulamayacaktır...

Evet, sağlık koşulları açısından Abdullah Demirbaş'ın tutukluluğu ölümcüldür. Bu durum resmi Adli Tıp Raporu ile de belgelenmiştir. Demirbaş'ın zaman geçirmeden tahliye edilerek tutuksuz yargılanması sağlanmalıdır.

Yoksa, hasta Tutsaklar İnisiyatifi açıklamasında vurgulandığı gibi, bu durumu sürdüren devlet kurumlarının sorumluluğu yanında, bu duruma sessiz kalan, sesini yükseltmeyen, girişimlerde bulunmayan her kurum ve kişinin sonuçtan sorumlu olacağı unutulmamalıdır.

Dostları ve arkadaşları Demirbaş yargılanmasın demiyor. Demirbaş'ın veremeyeceği bir hesabının olmadığını düşünüyor.

Demirtaş'ın tutukluluğu ölümcüldür. Abdullah Demirbaş ve onun gibi sağlık durumu riskli tutsaklar serbest bırakılarak tutuksuz yargılansın! Sağlık durumu risk taşıyan mahkumiyetle cezalandırılan tutsakların infazlarının ertelenmesi sağlansın!