Diyarbakır’da Dicle Vadisi’nin simgelerinden On Gözlü Köprü’nün iki gözü toprak ile doldurularak çay bahçesi haline dönüştürüldü.

Diyarbakır’da bulunan tarihi On Gözlü Köprü olarak da bilinen Dicle Köprüsü’nün Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı birimler tarafından yapılan peyzaj düzenlemesi ile beraber Dicle Nehri’nin akmakta olduğu on gözünden ikisinin toprakla doldurularak “çay bahçesi” işletmelerine devredildiği anlaşıldı.

Artık sekiz gözünden su geçmekte olan köprü ve civarındaki peyzaj çalışmaları, 2008 yılında başlamış ve köprü araç trafiğine kapatılarak çevresinde bir takım düzenlemeler yapılmıştı. Bir anlamda Diyarbakırlılar için bir mesire yeri haline gelen alanda oluşan yoğunluk sonucunda köprü civarına işletme fikri giderek cazip hale gelmiş gibi gözükmekte.

Yapımı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen “Diyarbakır İli Dicle Vadisi, Kırklar Tepesi Rekreasyon Alanı Kentsel Tasarım ve Peyzaj Uygulama Yapım İşi” çerçevesinde On Gözlü Köprü’nün etrafında ve Kırklar tepesinde çalışmalar sürerken, köprünün her iki ucundaki ayakların hangi amaçla toprakla doldurulduğu da anlaşılmış oldu.

Toprakla doldurulan alan bu niteliksiz ve saygısız tarihi müdahale ardından hızlıca bir çeşit çay bahçesine dönüştürüldü.

Haber 21 tarafından yapılan haberde alandaki işletmeciler ile yaptıkları görüşmelerde mevcut uygulama ile işletmenin bir bağlantısı olmadığı, düzenlemenin tamamen yetkililer tarafından uygulandığı belirtilmekte.

Özellikle son dönemde Dicle Vadisi ile kale içi ve çevresine yoğun bir şekilde müdahale eden ve burada yapılması planlanan düzenlemelere başlayan bakanlığın sergilemiş olduğu bu tutumun, Diyarbakır’ın hassas ve bir o kadar da karmaşık tarihi dokusuna zarar vereceği ortada.

On Gözlü Köprü, Dicle Köprüsü, Silvan Köprüsü ve Mervani Köprüsü olarak dört ayrı isimle bilinen ihtişamlı köprü, Mardin Kapısının 3. km batısında yer alıyor.

Tarihi kayıtlardan anlaşıldığı kadarıyla On Gözlü Köprü’nün yapımının 6. yüzyılda I. Anastasias dönemine tarihlendiği düşünülmekte. Köprü zaman içeresinde bölgede yaşanan savaşlar sırasında işgal güçleri tarafından yıktırılmış ancak daha sonrasında onarılmıştı.

Pek çok onarım evresi bulunan tarihi köprünün 974 yılında Bizans imparatoru Juannes Tzimisces tarafından yıktırılması ardından 1065-1067 yıllarında Mervaniler tarafından tekrar onarıldığı, köprünün ilk üç gözünde yer alan kitabelerden bilinmekte.