TEMA Vakfı, İstanbul’u bekleyen üç mega proje olan 3. Köprü, 3. Havalimanı ve Kanal İstanbul’un kente etkilerine dair hazırladığı raporu açıkladı.

16 bilim insanının katkısıyla yedi aylık bir çalışmanın ürünü olarak hazırlanan rapor, dün İstanbul’da bir otelde düzenlenen basın toplantısında kamuoyuyla paylaşıldı. Toplantıda konuşan uzmanlar, mega projelerin kentin yaşam destek sistemleri olan kuzey ormanları, su havzaları, yer altı suları ile biyolojik çeşitlilik üzerindeki etkilerini  ortaya koydu. Buna göre İstanbul ormanlarının yüzde 3,65’i kesilecek, kentin su havzaları yok olacak, yaban hayat ve korunması gereken türler tehlike altına girecek.

‘8 HEKTAR ORMAN KESİLECEK’
3. Havalimanı ve 3. Köprü ile bağlantı yolları için 8.715 hektar orman kesilecek. Bu alanının İstanbul ormanlarının yüzde 3,65’ine denk düştüğünü belirten İstanbul Üniversitesi Orman Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, projelerin bölgeye çekeceği yeni kullanımlarla birlikte İstanbul ormanlarının çok daha fazlasının zarar göreceğini belirtti.

Yapılması planlanan üç projeyle İstanbul’da 11 önemli doğa alanının 9’unun doğrudan etkilendiğini belirten Tolunay, “ İstanbul ormanları dünya çapında önemli 200 ekolojik bölgeden, Avrupa’da ise acil korunması gereken 100 ormandan biri olarak gösteriliyor. Ormanlar ve meralık alanlarda 40 tane endemik bitki türü var ve bunların 23 tanesi sadece İstanbul’a özgü. Yılda toplam 800 bin kuş İstanbul üzerinden geçiyor. Bern Sözleşmesi’yle belirlenen korunması gereken türler tehdit altına giriyor” dedi.

KURAKLIK KAÇINILMAZ OLUR’
3. Havalimanı ve Kanal İstanbul projelerinin göller ve su kaynakları üzerindeki olumsuz etkisine de dikkat çeken Tolunay, öncelikle etkilenecek su kaynaklarının ikisinin İstanbul’un içme suyu kaynağı olan Terkos Gölü ve Sazlıdere Barajı olduğunu belirtti. Tolunay, “Kanal İstanbul Projesi gerçekleştiği takdirde Sazlıdere Barajı tamamen kullanım dışı olacak. Durusu Gölü’nde ise 3. Havalimanı nedeniyle hem havza alanı küçülecek, hem de kirlenmeler meydana gelecek. Kuraklığa karşı içme suyu havzalarının mutlaka korunması gerekir”dedi.

‘2023’TE 3. KÖPRÜ DE TIKANACAK’
İTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Haluk Gerçek ise 1980 ile 2013 yılları arasında İstanbul nüfusunun 3 kat, motorlu araç sayısının ise 11 kat arttığına dikkat çekerek 3. Köprü’nün kentin ulaşım sorununu çözmek yerine sorunları pekiştireceğini söyledi.

3.Köprü’nün bir ulaşım projesi olmadığını belirten Gerçek, “İnsanların en çok seyahat ettikleri noktaları birleştirdiğinizde bu 3. Köprü güzergahına değil iki köprü arasına denk geliyor. Yine İstanbul Büyükehir Belediyesi tarafından hazırlanan İstanbul Ulaşım Ana Planı’na göre 2023 yılında her üç köprünün de tıkanacağı belirtiliyor. Köprü inşa etmek trafik sorununu çözmeyecek, aksine bu sorunu büyütecek” dedi.

‘DOĞAL SU DÖNGÜSÜ BOZULACAK’
ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitütüsü’nden Prof Dr. Emin Özsoy ise Kanal İstanbul ile birlikte Karadeniz ve Akdeniz arasındaki doğal su döngüsünün bozalacağına dikkat çekti. Özsoy, “Sakarya Nehri’nin 3-4 kat büyüklüğünde bir nehir Marmara Denizi’ne eklenmiş olacak. Besin ve kirlilik yüklü Karadeniz suları Marmara Denizi’ne taşınacak. Bu Marmara Denizi’ndeki problemleri artırdığı gibi, Karadeniz’in iklimsel dengesini bozacak” dedi.

Olgu Kundakçı / Birgün