Muğla'nın Fethiye İlçesi'nde, Kargı Çayı üzerine yapılması planlanan hidroelektrik santrali (HES) projesine çevreciler ve köy halkından tepkiler devam ediyor.

Muğla'nın Fethiye İlçesi'nde, Kargı Çayı üzerine yapılması planlanan hidroelektrik santrali (HES) projesine çevreciler ve köy halkından tepkiler devam ediyor. Proje kapsamında yapılan ağaç kesimini protesto amacıyla santral yapılacak alanda piknik yapmak isteyen çevrecilerle inşaat görevlileri arasında gergin anlar yaşandı.

Fethiye'ye bağlı Yanıklar Köyü'nün Keserali Mahallesi'nden geçen Kargı Çayı üzerinde uygulanması planlanan HES projesine tepki gösteren çevreciler ve yöre sakinleri, her hafta düzenli olarak piknik düzenliyor. Son düzenlenen pikniğe, çevreciler ve köylülerin yanı sıra aralarında turistlerin de bulunduğu yaklaşık 100 kişi katıldı. Ellerinde dövizlerle piknik alanına gelen topluluktakiler, kendilerini çayın sularına bırakıp serinledikten sonra sloganlar attı.

'Su hayattır satılamaz' diye slogan atan çevreciler, ağaç kesimlerine de alkışla tepki gösterdi. Kesilen ağaçların bulunduğu yere kadar gelen gruptakiler, santral ihalesini alan şirketin görevlileriyle de tartıştı.

Ağaç kesimlerinin haklı bir gerekçe ile yapıldığını anlatmaya çalışan şirket görevlileri ile çevreciler arasında ortam zaman zaman gerildi. Bu sırada bir şirket çalışanının fotoğraf makinesi ile çevreciler ile köylülerin fotoğraflarını çekmek istemesi, tansiyonu daha da yükseltti. Çevreciler ve köylüler daha sonra sloganlar atarak bölgeden ayrıldı.

Piknik yapan grupta yer alan 'Saklıkent Koruma Platformu' avukatlarından Bora Sarıca, HES'in yapılacağı bölgede çevresel etki değerlendirme raporunun alınmadığını belirtti. Sarıca, "HES'e başlanmadan önce herhangi bir araştırma yapılmadı. Halkın sosyolojik ve ekolojik olarak nasıl zarar göreceğinin tek bir araştırması yapılmadı. Alınan izinlerle üretim lisansıyla su kullanımı anlaşmasıyla ağaç kesimine başlandı. Bu bir çevre ve insan katliamıdır. Bir an önce durdurulması gerekir" diye konuştu.

Sarıca, Kargı Çayı'nın, açığa çıktığı Kızıldere Mevkii'nden sonra 18 kilometre boyunca çevresinde oluşan tarım alanlarına ve vatandaşlara hayat verdiğini söyledi.