Hasankeyf'i sular altında bırakacak olan yasa tasarısının Meclis'ten geçmesine üzerine Dicle Haber Ajansı’na (DİHA) konuşan HDP Batman Milletvekili Mehmet Ali Aslan, Hasankeyf'in yasa ile taşınamayacağını vurgulayarak "Hasankeyf'in insanlarını taşıyorlar. Hasankeyf'i nasıl taşıyacaklar" diye sordu. 

Kültürel soykırım politikaları uygulandığına dikkat çeken Aslan tarihi Sur ilçesine yönelik saldırılarla Hasankeyf'i sular altında bırakma çabalarının da aynı politikaların sonucu olduğunu söyledi. 

Ablukaya alınan kentlerin tarihi ve kültürel dokusu devlet güçlerinin saldırılarının hedefi olurken, 12 bin yıllık tarihi kent Hasankeyf'i taşımaya dönük tasarı da Meclis'ten geçirildi. Geçtiğimiz günlerde ilçenin taşınmasına ilişkin hazırlanan maddeyi torba yasaya ekleyerek komisyona getiren AKP, komisyonun ardından Meclis gündemine taşınan torba yasayı, ciddi bir muhalefet ile karşılaşmadan Meclis'ten geçirdi. 

Ilısu Barajı ile sular altında kalacak olan tarihi kent Hasankeyf'in taşınması için yasa tasarısı Meclis'ten yeni geçmiş olsa da kent Ilısu Barajı'nın inşa edilmeye başlandığı günden bu yana nerdeyse tamamen taşınmış durumda. 

'KANUNSUZ UYGULAMA OY ÇOĞUNLUĞU İLE KANUNLAŞTIRILDI'

Tarihi kentin taşınmasının da içinde yer aldığı ve ‘kültürel soykırım’ yasa tasarısı olarak adlandırılan "Torba yasanın" Anayasa'ya aykırı olduğunu ifade eden HDP Batman Milletvekili Mehmet Ali Aslan, savaş süreci ile birlikte AKP hükümetinin hayata geçirmek istediği bütün uygulamaları kanunlaştırdığına dikkat çekti.

Anayasa'nın 63. Maddesi olan "Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır" maddesini hatırlatan Aslan, 12 bin yıllık tarihe sahip olan Hasankeyf'in önce sular altında bırakıldığını sonra kanunsuz uygulamanın çoğunluk oyla kanunlaştırıldığını dile getirdi. Yasa tasarısına "Evet" diyenlerin Anayasal suç işlediğini belirten Aslan, "Hasankeyf'in sular altında bırakılmasıyla üretilecek 60 yıllık enerjiden söz ediliyor. Günün birinde 60 yıllık enerjiden elde edilecek gelirden daha fazla bir bütçeyi Hasankeyf'i kurtarmak için harcayacaklar. O zaman iş işten geçmiş olacak" uyarısında bulundu. 

'HASANKEYF TARİHİ BİR EMANETTİR' 

"Hükümet, her kanunda olduğu gibi çoğunluğu arkasına alarak kanun dışı uygulamaları kanunlaştırabiliyor. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Hasankeyf 12 bin yıllık tarihi antik kenttir. 12 bin yıldır korunuyor ve bu günlere geldi. Hasankeyf bize tarihi bir emanettir ve biz bu emanete sahip çıkacağız." 

Hasankeyf'in yasa ile taşınamayacağını vurgulayan Aslan, "Hasankeyf taşınamaz. Hasankeyf'in insanlarını taşıyorlar. Hasankeyf'i nasıl taşıyacaklar" diye sordu. İsviçre, Avusturya ve Almanya gibi ülkelere de Hasankeyf'in sular altında kalmasına destek vermelerinden dolayı tepki gösteren Aslan, "Kendi ülkelerinde böyle binlerce tarihi eserden oluşan bir kent olsa, o tarihi kenti sular altında bırakırlar mı" diye sordu.

'BUNUN ADI TOPYEKÛN KÜLTÜREL SOYKIRIMDIR' 

Aslan, Sur'a yönelik saldırılar ile Hasankeyf'in su altında bırakmanın aynı politikalar olduğunu dile getirdi. Yaşananları kültürel soykırım olarak tanımlayan Aslan, sözlerini şöyle tamamladı: "Savaşla beraber birçok tarihi camii ve kilise yakılıp yıkılıyor. Tarihi yapılara yönelik soykırım uygulamaları bizim tarih ile olan bağımızın bombalanması anlamına geliyor. Sistem bunu bilinçli bir şekilde yapıyor. Bunun adı topyekûn kültürel soykırımdır."