Danıştay, halk ve çevre sağlığını tehdit ede bas istasyonlarına ilişkin yönetmeliğin yürütmesini durdurdu. Karara göre, artık halkın ve ilgili kurumların görüşü alınmadan, yeni yönetmelik oluşturulamayacak. Çevre Mühendisleri Odası ve THD, kararın uygulanması için takipçi olacaklarını açıkladılar.

ANKARA- Çevre ve halk sağlığı açısından riskli olduğu kabul edilen baz istasyonları yönetmeliğinin yürütmesi Danıştay tarafından durduruldu. Çevre Mühendisleri Odası ve Tüketici Hakları Derneği (THD) konuya ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısında konuşan Çevre Mühendisleri Odası Genel Başkanı Murat Taşdemir, Danıştay’ın, yönetmeliğin geçici 1. maddesi uyarınca bugüne kadar kurulan baz istasyonlarına verilen sertifikaların geçersiz olduğuna, kurulan istasyonların hukuka aykırı şekilde kurulduğuna karar verdiğini belirtti.

Sağlık Bakanlığı tarafından cep telefonlarının sağlığa etkisi ile ilgili 01 Şubat’ta bir rapor yayınladığını hatırlatarak, raporda, “ cep telefonlarının kalp, beyin, böbrek gibi organlardan uzakta tutulması tavsiye” edildiğini belirtti.

Raporda hamilelerin, çocukların cep telefonu kullanmaması, uyurken telefonlarının kapatılması yönünde uyarı yapıldığını söyleyen Taşdemir, “ya bizler uyurken baz istasyonları ne olacak. çatımızda, balkonumuzda olan ve bir cep telefonunun on binlerce katı manyetik etki yaratan baz istasyonları ne olacak. madem cep telefonları bu kadar zararlı baz istasyonları nasıl oluyor da insan sağlığına etkisiz oluyor” dedi,

TAŞDEMİR: MAHALLELERİ HAREKETE GEÇİRİRİZ

Çevre Mühendisleri Odası ve THD olarak, verilen kararın uygulanmaması, yanlışta ısrar edilmesi durumunda, ülke çapında tüm demokratik kitle örgütlerini, sivil toplum kuruluşlarını, mahalleleri harekete geçireceklerini, halkın sağlığı ile oynayan kurum ve kişileri kamuoyuna açıklayacaklarını vurguladı.

Taşdemir, Başbakanlığı, Ulaştırma Bakanlığını, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu'nu baz istasyonları ile ilgili halkın hassasiyetlerini dikkate almaları ve yeni yönetmelik hazırlanmadan hiçbir yeni baz istasyonu başvurusuna onay verilmemesi konusunda uyardı.

Taşdemir, “Kira sözleşmeleri ile dairelerimizin balkonlarına, sokak ve bahçelerimizdeki ağaçlarımızın dallarına, baca, reklam süsü verilerek apartman çatılarımıza sessiz sedasız yerleştiren, halkın sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşam hakkına saldıran, ticaret ve rekabet hukukunu çevre ve halk sağlığının önüne koyan uygulamalara karşı” halkı mücadeleye çağırdı.

TURAN: HALKIN DİRENME HAKKI DOĞUYOR

THD Başkanı Turan Çakar ise, yerleşim alanlarına gelişi güzel yerleştirilen binlerce baz istasyonu olduğunu söyleyerek, bunların farklı yöntemlerle kamufle edilmeye çalışıldığını belirtti. Halkın baz istasyonlarına karşı istikrarlı bir şekilde mücadele ettiğini ifade eden Çakar, “Yargıtay, baz istasyonları yaşam alanlarının dışına kurulmalı diyor, Ulaştırma, Çevre, Sağlık Bakanlıkları, BTK dikkate almayarak mahallelerimizin tam ortasına koyuyor. Bu durumda halka direnme hakkı doğuyor” dedi.

Danıştay’ın verdiği son kararın uygulanmaması durumunda halka direnme çağrısı yapan Çakar şunları dile getirdi: “Eğer bu son karar da dikkate alınmaz, gece yarıları gizli gizli yanı başımıza istasyonlar kurulmak istenirse, halk da gece yarıları o istasyonları kaldırmalıdır. Halkımı direnmeye çağırıyorum.” Çakar özellikle okulların çevrelerinde çok sayıda istasyonun bulunduğuna dikkat çekerek MEB’e gerekeni yapma çağrısında bulundu.

Hukuki sürece ilişkin bilgi veren Avukat Baturay Altınok, Danıştay’ın verdiği karar ile bugüne kadar kurulu olan tüm baz istasyonlarının kaçak durumuna düştüğünü belirtti. Avukat Altınok, karar gereği, yeni baz istasyonlarının kurulabilmesi ve var olanların kullanılabilmesi için yeni bir yönetmeliğin hazırlanması gerektiğine dikkat çekti. Avukat Altınok, yeni yönetmeliğin hazırlanabilmesi içinde ilgili odaların, demokratik kitle örgütlerinin, halkın ve ilgili bakanlıkların mutlaka görüşlerinin alınması gerektiğini vurguladı. Altınok, aksi şekilde yeni bir yönetmelik hazırlanması durumunda, iptal için başvuruda bulunacaklarını dile getirdi.