Antalya’nın Kumluca ilçesindeki Alakır Vadisi’nde, ADO Madencilik A.Ş. tarafından yapımı planlanan 9,96 MW kurulu gücündeki Çayağzı HES’in ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararına açılan dava sonuçlandı. Davayı gören Antalya 1. Bölge İdare Mahkemesi, projenin ÇED kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine hükmederek ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararının yürütmesini durdurdu. Mahkemenin gerekçeli kararında, projenin uygulanması durumunda telafisi güç zararlar doğabileceğine hükmetti.

 

MAHKEME: ‘PROJEDE ÇEVRE YOK, SADECE TESİS BİLGİSİ VAR’


Alakır Vadisindeki sekiz projeden biri olan Çayağzı HES’e karşı Alakır Nehri Kardeşliği, Karacaören Köyü Tanıtma Derneği (KADOK) ve Konyaaltı Dostları Derneği tarafından 2010 Haziran ayında Antalya Valiliği’ne karşı açılan davaya çok sayıda Alakır gönüllüsü de müdahil olmuştu. Şubat 2011’de bölgede yapılan bilirkişi heyeti incelemesinin ardından hazırlanan raporu dikkate alan mahkeme kararında, bilirkişi raporuna atıfta bulunularak; “ÇED kapsamı dışında tutulan bu projede, üretici firma tarafından çevre korumaya yönelik hazırlanmış bir rapor olmadığı, proje sadece enerji üretim tesisi kurmak için gerekli bilgi ve tasarımları içerdiği, Çayağzı HES için bir proje tanıtım dosyası hazırlanması, bu dosyada projenin çevre etkilerini belirten bilgilerin ve önlemlerin yanı sıra eksikliği tespit edilen konuların da açıklaması gerektiği”nin altı çizildi. 


ALAKIR’DAKİ ALTI PROJE ÇED KAPSAMI DIŞINDA


Dönemin Çevre ve Orman Bakanlığı’nın, bütün projelerde yüzde 10 kadar can suyunu yeterli görürken, konu uzmanlarının sucul yaşamın korunması ve az zarar görmesi için farklı debileri önerebildiğine dikkat çekilen mahkeme kararında, “can suyu debisinin proje bazında ve ÇED kapsamında belirlenmesi gerektiği, Alakır deresi üzerinde birbirini takip eden en az sekiz HES projesi bulunduğu, bunlarda altı tanesinin ÇED kapsamı dışında olduğu” ifade edildi. 

‘PROJENİN DENETİM MEKANİZMASI YOK’


Çayağzı HES için kesilecek en az 3 bin 500 ağacın bu bölge için kayıp olduğu ve başka bir bölgeye ağaç dikilmesinin ise insancıl bir bakış olduğu ancak Alakır ekosistemi için bir fayda sağlamayacağının vurgulandığı mahkeme kararında, “Çayağzı HES'nin yarattığı çevresel etki, enerji üretim kapasitesi daha yüksek olan diğer projelerden farklı değildir. Bu durumda daha az enerji üretirken aynı çevresel baskıyı oluşturan ve denetim mekanizmaları nerede ise olmayan bir proje yönetimi ile karşı karşıya kalındığı” vurgulandı. 

‘İŞLEM AÇIKÇA HUKUKA AYKIRI’


ADO Madencilik San. Ve Tic. A.Ş tarafından yapımı planlanan 9,96 MW kurulu gücündeki Çayağzı Regületörü ve HES projesinin ÇED yönetmeliği dışında değerlendirilmesinde  “hukuka uyarlık bulunmamaktadır” hükmüne varılan mahkeme kararında, “hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 Sayılı kanunun 27. maddeesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde bölge idare mahkemesine itiraz yolu açık olmak üzere 10-10-2011 tarihinde  oy birliğiyle karar verildi” ifadelerine yer verildi. 

DEĞİRMENCİ AHMET TÜRKKAN’IN MÜCADELESİ


Kumluca’nın Karacaören köyü sınırlarında yapılması planlanan Çayağzı HES’e karşı bölge halkı sık sık yaptığı eylemlerle tepki göstermişti. Protestolar sırasında HES mücadelesinin simgesi olan Alakır Vadisi’nin son değirmencilerinden 84 yaşındaki Ahmet Türkan, yaşam alanını savunduğu için HES şirketi çalışanlarınca yapılan şikayetin ardından ifade vermek için çağrıldığı jandarma karakolundan döndükten sonra kalp krizi geçirerek geçtiğimiz yıl hayatını kaybetmişti. Mahkeme kararının, Ahmet Türkkan ve tüm bölge halkı adına anlamlı olduğunu söyleyen Birhan Alakır, vadide dördü fizibilite aşamasında, ikisi tamamlanmış, ikisi de inşaat halinde olan toplam sekiz HES projesi bulunduğunu söyledi. 

MAHKEME MASRAFLARINI ŞARKI SÖYLEYEREK KARŞILADILAR


Alakır Nehri Kardeşliği ve bölge halkının HESlere karşı yürüttüğü ortak mücadelenin mahkeme masraflarının ‘Alakır’ın Sesi’ albümünün yanı sıra konserler ve gönüllü bağışlarıyla karşılandığını belirten Birhan Alakır, vadinin 1. Derece Doğal Sit Alanı olarak korunması amacıyla açılan davanın da yürütmeyi durdurmayla sonuçlandığını belirterek, “bilimin, hukukun ve yerel halkın ortak dileği olan 'Alakır Vadisi’nin korunması' konusunda mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu. 

 

Yazı: Yusuf Yavuz / ATLAS