Hakları yasal güvencede olmayan işçiler, yaşadığı sıkıntıları tek başına omuzlamaya mahkum oluyor. Bu örneklerden en çarpıcısı İstanbul’da yaşanıyor. Bir çocuk babası Erkan Munar, İstanbul’da Nefa Tekstil Fabrikası’nda çalışırken, maaş zammı yapılması gereken tarihin üzerinden 4 ay geçmesine rağmen yapılmayınca işçi arkadaşlarıyla konuşarak, patronla görüşmeyi önerdi. İş arkadaşları ile yaptığı konuşmanın ardından tekstil fabrikası yönetimi tarafından apar topar işten çıkarılan Munar, Nefa Tekstil önünde eyleme başladı.

Haksızlığa uğradığı gerekçesiyle kendini fabrikanın kapısına zincirledi. 48 gündür fabrika önünde çadır kuran Munar’ın eylemini sürdürmesi fabrika yönetimini daha çok hiddetlendirdi.

6 KEZ GÖZALTINA ALINDI

Şikayetler üst üste geldi. Patronun polisi çağırması üzerine 6 defa gözaltına alınan Munar, her defasında sevk edildiği savcılık tarafından ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Munar, 5. defa savcılığa çıkartıldığını Savcının, ‘Seni bırakırsam tekrar çadır kurar mısın‘ sorusuna ‘Evet’ cevabı verince, mahkemeye sevk edildiğini belirtti.

Munar, Savcının hakkında denetimli serbestlik uyguladığını söyledi. Polisle birlikte çadırını basan zabıtanın, ‘Belediyenin refüjünde çadır kuramazsın’ diyerek 6 defadır çadırını yaktığını anlatan Munar, “Defalarca çadırım malzememler birlikte yakılıyor. Direnişimi beni ekonomik anlamda zorda bırakarak kırmaya çalışıyorlar. Ama ben yılmayacağım” dedi.

KAPININ YERİNİ DEĞİŞTİRDİLER

Aynı koşullarda çalışan arkadaşlarının, patronun korkusundan kendisine selam vermeye bile çekindiğini anlatan Munar, “Arkadaşlarım ilk önce beni desteklediler. Patron korkusu galip gelince, göz göze bile gelmemeye başladılar. İşe giriş kapısı bile benim yüzümden değiştirildi. Direniş boyunca lavabosunu kullandığım inşaat işçilerini bile tehdit ederek benimle konuşmamaları yönünde tehdit edildiler. Eylemden başkalarının etkilenmemesi için elinden geleni yapıyorlar” dedi.

TERÖRİST İLAN EDİLİP ÇADIRIN KARŞISINA KAMERA KOYDURULDU

Çevrede bulunan fabrikalar, atölyeler ve iş yerlerinde çalışan işçilerin kendisine yakacak odun ve yiyecek getirdiğini anlatan Munar, “Tabi bölgedeki işverenler işçilerin direnişe destek vermemesi için baskı yapıyorlar. Mesela odun getiren işçi arkadaşımızın patronu, “onlar ‘terörist’ yardım etmeyeceksin” diyerek azarlamış. Yan taraftaki inşaatın tuvaletini kullanıyorduk. Ancak patronumuz inşaat sahiplerine, “siz yardım etmeseniz o burada barınamaz” demiş. Bu yüzden artık orayı kullanamıyoruz. Kısacası işveren beni tecrit etmeye çalışıyor. Daha birkaç gün önce fabrikanın önüne çadıra doğru kamera koydular. Sürekli izleyerek baskı kurmaya çalışıyorlar” dedi.

KARAKOLDA İMZA ATIYOR

Çadırı 6 defa dağıtılan, zabıta tarafından yakılan Munar, haklarını almakta kararlı. En son aldığı ceza ile haftada 3 defa karakola giderek imza veren Munar, tek başına başladığı direnişini sonuna kadar sürdürmekte kararlı.

Bahar Kılıçgedik / Taraf