AKP hükümetinin 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nda yapacağı değişiklik üzerine konfederasyonlarla yapılan görüşmeler tıkanma noktasına geldi. Toplu sözleşmenin kapsamı, tarafları, Hakem Kurulu ve grev hakkı konularında uzlaşmazlık var. Bir sonraki toplantı 29 Eyül'de. Anlaşma sağlanamazsa KESK greve gidecek.

ANKARA- Memur konfederasyonları ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasası'nda yapılacak değişiklikler üzerinde süren görüşmelerde uyuşmazlıklar var. Bir yandan AKP hükümeti bazı konfederasyonları devre dışı bırakacak maddeleri dayatırken, diğer yandan AKP'ye yakınlığı ile bilinen Memur Sen, toplu sözleşmede yetkili tek sendika olduğunu iddia ediyor. KESK ise hükümetin, konfederasyonların görüşlerini alsa da taleplerini kabul etmediğine dikkat çekerek, "Bu demokratik bir tarz değil" diyor. KESK'in 4 konudaki talepleri kabul edilmezse Kasım'da grev gündeme gelecek.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile KESK, Memur Sen ve Türkiye Kamu Sen genel başkanları, geçen hafta iki kez Üçlü Danışma Kurulu'nda bir araya gelmişti. Toplantılarda uzlaşma sağlanamamıştı. Bir sonraki toplantı 29 Eylül Perşembe günü gerçekleştirilecek.

KESK'İN KIRMIZI ÇİZGİLERİ

Konuya ilişkin ETHA'ya konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, toplu sözleşmenin kapsamı, toplu sözleşmenin tarafları konusunda ciddi uyuşmazlık olduğunu söyledi. Özgen, AKP hükümetinin dayattığı konuları şöyle aktardı: "Tek düzeyde toplu sözleşme dayatılıyor. Toplu sözleşme sürecinde çalışanların sadece ekonomik ve sosyal hakları tartışılacak. Geriye kalan özlük haklar, demokratik ve siyasi haklar toplu sözleşme sürecine dahil edilmek istenilmiyor. Diğer bir husus; kurumsal düzeyde yapılan toplu sözleşmeler vardır. Örneğin belediye iş kolunda kurumsal toplu sözleşmeler yapılıyor. Bunu da ortadan kaldırıp yasaklamak istiyorlar. Uyuşmazlık konusunda oluşturulacak Hakem Kurulu'nun kararının bağlayıcı olması da bizim açımızdan kabul edilir şeyler değil. Grev talebimiz yasal olarak engellenmek isteniyor, 'şu an yasada yok ileride yasal düzenleme olacak' deniliyor. Ciddi bir uyuşmazlık var."

29 Eylül Perşembe günü yeniden toplantı yapılacağını hatırlatan Özgen, bu uyuşmazlık konularında anlaşma sağlanmazsa görüşme yapmanın da bir anlamı kalmayacağını ifade etti.

MEMUR SEN MASAYA TEK BAŞINA OTURMAK İSTİYOR

Memur Sen'in tavrını da eleştiren KESK Genel Başkanı, Memur Sen'in hükümetin getirdiği bazı yaklaşımları olumlu gördüğünü ve sadece kendisinin katılacağı tek düzeyli bir toplu sözleşmede ısrar ettiğini hatırlattı. Özgen, "Bunu kabul etmiyoruz" dedi.

Hem ulusal hem uluslararası hukuka göre, bir sendikanın bir iş kolunda tek başına toplu sözleşme yapabilmesi için yüzde 51'ini örgütlemesi gerektiğini hatırlatan Lami Özgen, yüzde 51 çoğunluğun 3 konfederasyonda da olmadığını kaydetti. Özgen, şöyle devam etti: "O yüzden üye sayımız oranında toplu sözleşme sürecine katılıp kendi üyelerimizin taleplerini oraya götürmemiz lazım. Aksi taktirde bir konfederasyon katılırsa kendi uygun gördüğü hem ekonomik ve sosyal, hem de özlük, politik talepleri öne çıkaracaktır. Diğer konfederasyon ve üyelerin talepleri hiçbir şekilde gündemleşmeyecek. Yüzde 51 oranından dolayı sadece kendi başına temsil etme yetkisine sahip değildir."

KESK Genel Başkanı, Memur Sen ile hükümet arasında dolaylı olarak bir birine güç verme durumu olduğuna dikkat çekti, bunun bu süreçte de yaşandığını söyledi.

'BU DEMOKRASİ DEĞİLDİR'

Özgen, AKP hükümetinin taraflarla bir araya gelse de onların talep ve görüşlerini dikkate almadığına da dikkat çekerek, "Bu şekilde diyaloğun bir anlamı yoktur. Bu demokratik bir tarz değildir" dedi.

Özgen, 29 Eylül'deki toplantıda aynı tarzın devam etmesi durumunda görüşmelerden çekileceklerini ve sokak eylemlerinin başlayacağını açıkladı. 8 Ekim'de Ankara'da DİSK, TMMOB ve TTB ile birlikte yapacakları mitingin bir başlangıç olacağını kaydeden Lami Özgen, taleplerinin kabul edilmemesi durumunda Kasım ayında başlayacak olan toplu sözleşme sürecine katılmayarak greve gidebileceklerini duyurdu. (Etha)