Patron bir gecede atölyeyi boşaltıp gittiğinde Kazova tekstil işçilerinin önünde iki seçenek vardı: Ya almadıkları maaşları ve tazminatlarını yani emeklerini tezgaha bırakıp gidecek ve bir başka patrona ait makinelerde sömürü karşılığı emeklerini dokumayı sürdüreceklerdi, ya da alacakları karşılığında haciz koydurdukları makineleri sahiplenerek patronsuz üretime geçeceklerdi. Onlar belki daha zor olanını, ikincisini tercih ettiler. İşyerlerini işgal ettiler, makineleri çalıştırdılar ve en iyi bildikleri işi yaptılar: Kazak ürettiler.
Şimdi ellerinde emek sömürüsü değmeden üretilmiş 5 bin kazak, 10 bin kazak daha yapacak kadar hammadde ve dayanışma dışında hiçbir ipliğin dokuyamayacağı renkte bir ürün, yani umut var.

EMEĞİMİZİN FARKINA VARIYORUZ

“İlk defa emeğimizin değerinin farkına varıyoruz” diyor Aynur. Aynur, kooperatif kurarak Kazova atölyesini çalıştırmayı sürdürme kararı alan 11 işçiden bir kaçıyla birlikte, Şişli’de açacakları mağazada temizlik yapıyor. Bir süre ara veriyorlar, Aynur anlatmaya devam ediyor: “Zengin olmak istemiyoruz, geçinmek istiyoruz. Patron çok kalleşçe davranıyor, hâlâ davalar açıyor, ‘Makineleri hediye ettim’ diyor. 20 milyonluk malzeme kaçırdı hâlâ uğraşmaya devam ediyor”

17 yaşında başlamış işçiliğe, 8 yıllık da Kazova işçisi. “Kadın işçilerin aile desteği olmadan direnmesi çok zor” diyor. Bir kadın arkadaşları da eşinin baskısı nedeniyle ayrılmak zorunda kalmış örneğin.

AVM DEĞİL KKM

Kooperatif süreci tamamlanmak üzere, tüzük hazırlanıyor. “Bu kooperatifi biz kendi kooperatifimiz olarak görmüyoruz, halkın kooperatifi olsun istiyoruz. Dayanışma ile kuruyoruz zaten. Sanatçılar mağazamıza çok destek oluyor. Bizim mağazamız lüks bir mağaza olmayacak. Ama seri üretim yapmadığımız için kazaklar kişiye özel olacak diyebilirim! Aldığınız kazağın başka örneği olmayacak” diyor Aynur. Mağaza dediğimize bakmayın adı alışveriş merkezlerine inat “Kazak ve Kültür Merkezi”.

Aynur devam ediyor: “Bence insanlar açılıştan sonra daha çok sahiplenecekler. Burada resim sergileri açılacak, öğrencilere ücretsiz dersler verilecek, forumlar yapılacak, gençler bir toplantı yapacaklarsa gelsinler burada yapsınlar diyoruz. Bizim kapımız Somuncu ailesi herkese ve her siyasi görüşe de açık olacak”

BAŞKA BİR HAYAT OLABİLECEĞİNİ DÜŞÜNEMİYORDUK

Belirtmek gerekir belki, Kazova işçileri emeklerini almak için mücadeleye başlamışlardı, işgal bile yoktu akıllarında aslında, kooperatife var yolu Kazova patronu olan Somuncu ailesi açtı. Aynur, yaşadıklarını çalışırken yeteri kadar örgütlü olmamanın bir sonucu olarak görüyor: “Normalde nedir bir patron var o seni çalıştırır, tekstilde çok komik rakamlara çalışıyoruz. Emeğimizin değerinin şimdi farkına varıyoruz. Patron din sömürüsü yapıyordu, Müslüman adamım ben diyordu. Çalışırken özgüvenimiz hiç kalmamıştı, başka bir hayat olabileceğini düşünemiyorduk, buranın dışında hayat olamazmış gibiydi. İçeride yeteri kadar örgütlü olsaydık başımıza bunlar olmayacaktı. Örgütlenmek gerekiyor. Bütün işçilerin el ele tutunması gerekiyor”

‘BUNDAN SONRA YÜK BİZİM OMUZLARIMIZDA’

Kazova ile ilgili hukuki süreç henüz tamamlanmadı. İşçiler alacakları karşılığında makinelere haciz koydurdu. Makineler aslında işçilerin, ancak patron Ümit Somuncu mahkemeye “alacakları bu kadar değil, daha azdı” diye itiraz ettiği için dava sürüyor. Mart ayında bilirkişi yeniden tespit yapacak. İlk kararın haklı olduğu onaylanırsa işçiler makineleri üretime geçirebilecekler. Ancak sürecin mayıs ayı gibi tamamlanması bekleniyor.

İşçilerin hedefi ise ellerindeki 5 bin kazağı satarak yeni bir makine almak ve mayısa kadar onunla üretim yapmak. Ancak bir makinenin 22 bin avrodan başladığını da belirtmek gerekiyor.

HESAP KİTAP YAPMAYA YENİ BAŞLADIK

“Hesap kitap yapmaya daha yeni başladık” diyor 16 yıllık Kazova İşçisi Engin Yıldız:

“Şu ana kadar hedefimiz idare etmekti. Defilede de kazak satışı yaptık ama hesabını tutamadık. Çünkü 30 liralık kazak alan dayanışma için 50 lira veriyordu, bağış kutumuza bırakılan yardımlar da vardı. Ama şimdi sayım yapmaya başladık. Burada hiçbir zaman siyaset, din ve para konuşulmadı. Aramızda AKP’li var, CHP’li var; Alevi var Sünni var ama bu ayrımlar bizim masamızda hiç konuşulmadı. Bizim masamızda işimiz için neler yapabiliriz diye konuşuldu. Zaten uzun süre işgal ve eylemlere yoğunlaşmıştık. Aslında bazı şeylerin bundan sonra farkına varmaya başlayacağız. Bugün kadar dayanışma vardı bugünden sonra yük bizim omuzlarımızda olacak.

İŞGALE PATRON BİZİ ZORLADI

Bugüne kadar ya biz ne yaptık hiç demedik. Tazminatlarımızı istiyorduk, sonra işgal başladı sonra da kooperatif kurmaya karar verdik. Kimsenin aklında işgal yoktu aslında biz tazminatlarımız için direniyorduk. Patron bizi zorladı işgale aslında, orta yolu bulalım demediler. Patronun avukatı “2-3 gün bağırırlar giderler” demiş ama bu saatten sonra artık dağılmayız”

SAAT 15.30’DE ŞİŞLİ MEYDANI’NDA

Kazova işçileri mağazalarını yürüyüş ve defile ile açacaklar. İşçiler yarın saat 15.30’de Şişli Camii önündeki meydanda buluşacak, buradan Hanımefendi Sokak 2. numaradaki mağazaya yürüyecekler.  

(Elif Görgü / Evrensel)