TÜİK 17 Eylül’de yayımladığı Haziran 2012 dönemi hane halkı işgücü istatistiklerine göre işsizlik oranı yüzde 1,2 azalışla yüzde 8 (2 milyon 226 bin kişi) olarak belirlenmiş, işgücüne katılma oranı ise yüzde 50,8 olarak tespit edilmişti.

TÜİK verilerine göre daha önce bir işte çalışmış olan işsizlerin sektörlere dağılımı yüzde 54,5 “hizmetler”, 21,3 “sanayi”, 14,4 “inşaat”, 5,8 “tarım” şeklinde. Kentsel bölgelerde işsizlik oranı yüzde 10, kırsal kesimde ise yüzde 4,3. Genç işsizliği yüzde 15,7.

DİSK-AR ise TÜİK’in Haziran 2012 dönemi Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçları üzerine çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

DİSK-AR hazırladığı değerlendirme raporu ana hatlarıyla şöyle:

Türkiye’de çalışma çağındaki her iki kişiden biri çalışmıyor. İşgücüne katılım oranı %50,8 düzeyinde. İşsiz sayılmayan umudu kesik işsizlerin sayısı ve ev içi emeğin görünmez olmasının sonucunda açığa çıkan bu durum Türkiye’de işsizliği olduğundan düşük gösteriyor.

GERÇEK İŞSİZLİK 16,5
Umudu olmadığı için ya da diğer nedenle son 3 aydır iş arama kanallarını kullanmayan ve bu nedenle işsiz sayılmayanlar dâhil edildiğinde işsizlik oranı %8 değil %13,5, işsiz sayısı da 2 milyon 226 bin değil 4 milyon 3 bin oluyor. Gizli işsiz olarak görülen eksik istihdam da ilave edildiğinde işsizlik oranı %16,5 düzeyinde.

KADINLAR ÇALIŞMIYOR
Kadınlar için çalışma yaşamına katılmak son derece zor. İşgücüne katılım oranı kadınlar için %30,6 düzeyinde. Çalışma çağındaki her üç kadından yaklaşık olarak sadece biri çalışıyor. Lise ve üzeri eğitime sahip kadınlar erkeklere göre 2,3 kat daha fazla işsizlik gerçeği ile yüzleşiyor. Erkeklerde işsizlik oranı lise mezunları için % 8,2, mesleki ve teknik lise için % 5,9, yükseköğretim için % 7 iken bu oran kadınlarda sırası ile % 17,3, % 17,4, %12,9 seviyesinde. Lise ve üzeri eğitime sahip olanlarda kadınlar için işsizlik % 17,3, erkeklerde %7,5.

HER DÖRT GENÇTEN BİRİ İŞSİZ
Gençler için ise durum daha da kötü. Her iki gençten biri kayıt dışı çalışırken, umudu kesik işsizlerle birlikte her 4 gençten biri işsiz. Resmi olarak %15,7 olan işsizlik, umudu olmadığı için ya da diğer nedenle son 3 aydır iş arama kanallarını kullanmayan ve bu nedenle işsiz sayılmayan gençler dâhil edildiğinde % 24,4’e ulaşıyor. 712 bin işsiz gence karşı 543 bin çalışmaya hazır ancak umutsuzluk başta olmak üzere çeşitli nedenlerle iş aramayan genç var. Geçtiğimiz aya göre işsiz genç sayısı 27 bin artmış durumda.

GÜVENCESİZLİK ARTIYOR
Güvencesiz çalışma hızla yaygınlaştı. 2009 yılı mayıs dönemi ile karşılaştırıldığında geçici çalışanların sayısı %36 artarak, 1 milyon 467 binden, 1 milyon 992 bine yükseldi. Geçici çalışmanın yaygınlaştırılması hükümetin istihdam stratejisi açısından bir amaç olarak değerlendiriliyor.

ÇALIŞMA SAATLERİ DÜŞÜRÜLMELİ
DİSK-AR işsizlik sorunu karşısında temel önerileri şu şekilde:

- Haftalık çalışma süresi gelir kaybı yaşanmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.

- Herkese en az 1 ay ücretli izin hakkı tanınmalıdır.

- Herkes için iş güvencesi ayrımsız bir biçimde uygulanmalıdır.

- Sendikal hak ve özgürlükler güvence altına alınmalı, sendikal barajlar, noter şartı kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

- Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalıdır.

- Kamuda personel açığı derhal kapatılmalıdır.

- Taşeronlaşma ve kayıt dışı istihdam engellenmelidir.

(Kaynak:Agos)