DİSK Yönetim Kurulu, Genel İş Sendikası tarafından işten çıkarılınca DİSK Genel Merkez binası önüne çadır kuran Oya Baydak ve Baydak’ı destekleyen Devrimci İşçi Hareketi (DİH) üyeleriyle yaşanan sürece ilişkin bugün yazılı bir açıklama yaptı.

"DİSK Yönetim Kurulu'ndan dost kurumlara ve her zaman omuz omuza yürüdüğümüz yoldaşlara" başlıklı açıklamada Şişli'deki DİSK Genel Merkezi önünde yaşanan gerginlik şu ifadelerle anlatıldı:

"Eylemin başlatıldığı 8 Temmuz Çarşamba günü saat 14:30 sıralarında, oturma eylemi yapan gruptan birisi avukat iki kişi gelerek DİSK yönetimi ile görüşmek istediğini iletti. O anda binada bulunan Genel Sekreterimiz Arzu Çerkezoğlu kendileriyle görüşme yaptı. Görüşmede önce kapıdaki direnişten söz edildi. Genel Sekreterimiz kendilerine bu işten çıkartmanın ve sorunun muhatabının Genel-İş Sendikamız olduğunu, DİSK üyesi 21 sendikanın her birinin kendi iç işleyişi ve karar mekanizmaları olduğunu, DİSK'in sendikalarımızın işleyişlerine müdahalesinin doğru ve mümkün olmadığı anlatıldı. Ancak DİH (Devrimci İşçi Hareketi) adına görüşmeye gelenler gelme nedenlerinin bu konu olmadığını başka bir konuyu görüşmek üzere geldiklerini söyleyerek DİSK yönetimine iletilmek üzere yazılı bir talepte bulundular. DİH adına ofis olarak kullanmak üzere kendilerine DİSK binasında bir oda tahsis edilmesi taleplerini ilettiler ve yazılarında da bu talebin karşılanmamasını "halk düşmanlığı” olarak ifade ettiler. Genel Sekreterimiz böyle bir talebin doğru olmadığını kendilerine ifade etmesine rağmen taleplerinin ilk yönetim kurulu toplantısında gündeme alınması konusunda ısrarlı olduklarını söyleyerek ayrıldılar."

'EYLEMCİLER DÖVÜLDÜ' HABERLERİ

DİSK açıklamasında 8 Temmuz akşamı kapı önünde eylem yapanların binaya girdikleri, çay ocağının kapısını kırdıkları ve güvenlik kameralarını kullanım dışı bıraktıklarını savunuldu.

9 Temmuz Perşembe günü ise sendika genel merkezinin kapısının zincir ve kalaslarla kapatıldığını gördüklerini belirten DİSK Yönetim Kurulu, sonraki günlerde de sendika genel merkezinin eylem dolayısıyla çalışmalarının engellendiğini ifade etti.

DİSK, 13 Temmuz Pazartesi günü kamuoyuna "eylemciler dövüldü" şeklinde yansıyan haberlere ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı; "13 Temmuz pazartesi günü yaşanan da, 'direnişteki işçinin dövülmesi' değil, DİSK'in kapısının işçiler tarafından açılmasıdır. 12 Eylül faşist cuntası tarafından kapatılmasının ardından 19 Ocak 1992'de işçiler tarafından açılan DİSK, bir kez daha zincire vurulunca 13 Temmuz 2015 tarihinde yine işçiler tarafından açılmıştır. Türkiye'nin birçok yerinden gelen işçilerin amacı kavga etmek değil, kendi evleri olan DİSK'in kapısındaki zincirleri ve kalasları kaldırarak tarihsel görevlerini yerine getirmektir.

22 Temmuz akşamına kadar Oya Baydak'ın işbaşı yapacağı sözü basın önünde verilmiştir. Ardından Oya Baydak bu söylenenlerin yazılı olarak verilmesini istemiş, ancak bu koşulda eylemi sonlandıracaklarını söylemiştir. Bunun üzerine yazılı olarak da kendisine iletilmesine rağmen bu kez de hemen SGK girişinin yapılmasını aksi takdirde eyleme devam edeceğini söylemiştir. Genel-İş sendikamıza dair bir sorunla ilgili eylem ısrarla DİSK'in önünde yapıldığı için DİSK Yönetim Kurulu üyeleri kendi inisiyatif sınırlarındaki tüm yetkisini kullanmıştır. Bu kişinin DİSK tarafından Genel-İş'te SGK girişinin yapılamayacağını oturma eylemi yapanlar da bilmesine rağmen hem eylemlerini sürdürmekte ısrar etmiş, uzayan süreçte özellikle bu önerinin kabul edilmemesinin ardından işçilerle DİH üyeleri arasındaki büyüyen gerginlik istenmeyen görüntülerin ortaya çıkmasına neden olmuştur."

‘HER DİSK YÖNETİCİSİ PROTESTO EDİLEBİLİR’

DİSK'in açıklamasının devamı ise şöyle:

“Mümkün olduğu kadar objektif biçimde ve fazla ayrıntıya boğmadan aktarmaya çalıştığımız süreç böyledir. DİH tarafından yapılan açıklamalarda ifade edilen ve sosyal medyada üye ve yöneticilerimize karşı yürütülen tehdit ve küfür kampanyasını sizlerin takdirine bırakıyoruz. Milyonlarca işçinin çalışma ve yaşam koşullarına dair mücadele yürüten DİSK'in kapısına kilit vurmak politik bir tercihtir. Bu tercihte bulunanların protesto hakkı vardır. Her DİSK yöneticisi protesto edilebilir ancak hiçbir üyemiz ve yöneticimiz gerçek dışı bilgiler ve yalanlarla karalanamaz. Milyonlarca işçinin çalışma ve yaşam koşullarına dair çalışmaların zor kullanarak engellemesine sadece işçi sınıfı değil tüm emek dostu kesimler izin vermeyecektir.

"Bu süreçte bizi yalnız bırakmayan, kuşkusuz var olan yetersizliklerine rağmen DİSK'in her dönem işçi sınıfının sermayeye karşı en güçlü yanıtı olduğunu bilen, yandaş basınla kol kola yürütülen manipülasyon çabalarını fark ederek olayı bizden dinlemeden yargıda bulunmayan, desteklerini, dayanışma duygularını ileten, varsa eleştirileri yapıcı bir biçimde dile getiren, sermayeye ve sermaye iktidarına karşı DİSK'in varlığını önemseyen tüm dostlarımıza teşekkür ederiz."