Denizli’de her hafta sonu yaptıkları eylem ve açıklamalarla haklarının mücadelesini sürdüren DEBA işçileri bu hafta da DEBA patronu Esat Sivri’nin yerel gazetelerde yaptığı söyleşiyi eleştirdiler. DEBA patronu Esat Sivri, yerel gazetelere verdiği demeçte kendisini DEBA işletmesinde farklı bir yere koyarak işçilerin kendisine karşı bir mahkeme kazanmadığını,  “Ben hepsine senet verdim ve hiçbir senedimi inkar etmedim. İyi ama burası matbaa mı? Olan parayı vereceğim. Cebimde olsa cebimden de vereceğim. Biz o senetleri verirken bu fabrika ayağa kalkar diye verdik. Burası yattı bir daha kalkamadı ve kalkınmasına da müsaade edilmedi” sözlerine işçiler tepki gösterdi. 

 

İşçiler yaptıkları açıklamada “Bu yöntem mafya yöntemidir. Hukuksal mücadeleyle haklı olduğumuz tescil edildi fakat Esat Sivri mahkeme kararını yok sayarak, çek senet söylemiyle bizlere karşı karalama kampanyası yürütüyor. Kendini mahkemelerden üstün görüyor. Bu ancak hukuku yok sayan mafya düzeninin söylemidir” dediler. DEBA İşçileri basın emekçilerini hariç tutarak basın patronlarına karşı dikkatli olunması gerektiği çağrısı yaparak “Eğer dikkatli olunmaz ise gazeteler mazlumlardan nefret etmenizi, zalimleri ise sevmenizi sağlar. Denizli’de bu yapılmak isteniyor” dediler.

 

DEBA işçilerinin çocukları da Fabrikaya ipotek koyan ve haklarının gasp edilmesi sonucunu doğuran İş Bankası’na tepki gösterdiler. İşçi çocukları mektuplarını gönderirken anne-babalarının maaş ve kıdem haklarının gasp edilmesinin kendi geleceklerinin gasp edilmesi olduğunu söyleyerek bu haklarını almak için İş Bankası’nın kapısına dayanacaklarını söylediler.

 

DEBA işçisi çocuklarının gönderdiği mektup şöyle;

 

“Birlikte paradan çok daha fazlasını biriktirdik…

 

Bu anlamlı ve çarpıcı cümle İş Bankası reklamında, dünyası kirlenmemiş bir çocuğun dededen kalma kumbarasını bankaya getirip açtırdığında kullanılan slogan.

 

İş Bankası’nın DEBA’ya koyduğu ipotek, yıllardır çözülmeyen bir düğüm ve yıllardır ailelerimizde çeşitli travmalara neden olan bir sorun. Ailelerimizin hakları olan on aylık maaş ve kıdem tazminatlarını vermelisiniz. Şimdi yüzlerce ailenin mağdur çocukları olarak, o sizin biriktirdikleriniz size kalsın, diyoruz, biz kendi haklarımızı almak için bankanıza İstanbul’a geleceğiz. Siz biriktirdiklerinizi değil vicdanınızı devreye sokun yeter. “

Demokrat Haber