TTB Merkez Konseyi, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla açıklamada bulundu. Sağlık çalışanları adına 14 Mart için 14 acil talep belirleyerek bu talepleri Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na ilettiğine ancak karşılık alamadığına dikkat çeken TTB, "Bu talepler yıllardan beri talep edilen, herkese eşit, ücretsiz, ulaşılabilir ve nitelikli sağlık hizmeti verme beklentisi yanında hekimlerin mesleklerini geçinme ve gelecek kaygısı yaşamadan, huzurlu bir ortamda yapmaları arzusunu vurgulamaktadır" dedi.

14 TALEP

Açıklamada, talepleri hakkında da bilgi veren TTB, taleplerini şöyle sıraladı:

-Emekli sağlık çalışanı ücretleri acilen iki katına çıkarılmalıdır.

-Sağlık çalışanları arasında dayanışma yerine rekabete yol açan, işimizi değersizleştiren ve hastaları “puan”a dönüştüren mevcut “performansa göre ücretlendirme” sisteminden ivedi olarak vazgeçilmelidir. Kamuda çalışanların ücretleri, iş güvenceli tek bir işte çalışarak insanca yaşamaya, mesleki gelişimi sürdürmeye yetecek, emekliliğe yansıyacak biçimde düzenlenmelidir.

-Sağlıklı ve güvenli koşullarda çalışma hakkını güvence altına alacak düzenlemeler ile sağlık ortamlarının şiddetten arındırılması için Türk Tabipleri Birliği tarafından hazırlanan öneri doğrultusunda Türk Ceza Kanunu’nda gerekli değişiklik yapılmalıdır.

-Hekimleri ve sağlık çalışanlarını kamuoyu ve hastalar nezdinde küçük düşürücü tutum ve söylemlere son verilmeli; Alo 184 Sabim Hattı’nın faaliyetleri öncelikle durdurulmalı, gerçek anlamda hasta haklarını önceleyerek çalışan bir hattın kurulması sağlık çalışanlarının örgütleriyle ortak çalışma yürütülerek sağlanmalıdır.

-Hastalara yeterli süreyi ayırabilmek başta olmak üzere işimizi nitelikli ve hizmetin gereklerine uygun yapabilmemize ilişkin mesleki tanımlama düzenlemeleri yapılmalı, kamuda ve özel sektörde hastalara yirmi dakikadan daha kısa süre içerisinde hekim randevusu verilmemelidir.

-Birinci basamakta çalışanlar arasındaki ücret eşitsizliklerine son verilmeli; ASM, TSM, kurum hekimlikleri, SHÇEK’te çalışanların tamamı iş güvencesine kavuşturulmalıdır.

-Özel sağlık kuruluşlarında çalışanların sözleşmelerinde sendika/meslek örgütleri taraf olarak kabul edilmeli; işten çıkarmalar Sağlık Bakanlığı ve ilgili sendika/meslek örgütünün iznine bağlı olmalıdır.

-Sağlık alanında çalışmayı ve işyeri hekimliğini taşeronlaştıran; sağlıkçıların her düzeydeki eğitimini (işyeri hekimi, hemşire v.d.) yetkin olmayan özel sektör girişimlerine açan, sendika ve meslek örgütlerinin yetkilerini yok eden, ilgili dernekleri muhatap almayan uygulamalar ivedi olarak durdurulmalıdır.

-Mesleki, kişisel ve ailevi yaşamı olumsuz etkileyen mecburi hizmet ve geçici görevlendirmeler başta olmak üzere çalışma yaşamındaki anti demokratik uygulamalar kaldırılmalıdır.

-Bütün sağlık çalışanlarının nöbet ertesi izin hakkı istisnasız olarak uygulanmalı; 40 saatlik haftalık çalışma süresi, nöbetler de dahil olmak üzere 56 saati geçmemelidir. Radyasyon çalışanlarının çalışma süresi haftalık 25 saate yeniden indirilmelidir. Normal poliklinik hizmetleri için vardiyalı çalışma uygulamaları kaldırılmalıdır.

-Kamu sağlık kurumlarında sözleşmeli, döner sermayeden sözleşmeli, vekil, taşeron işçisi adı altında her tür güvencesiz çalıştırmaya, esnek-kuralsız, fazla çalıştırma ve angaryaya son verilmeli; taşeron şirket çalışanları da içinde olmak üzere sağlık çalışanlarının tamamı devlet memuru statüsüne kavuşturulmalıdır.

-Ülkemizde sağlık insan gücünün planlanması ilgili tarafların katılımıyla bilimsel olarak yapılmalıdır.

-Eğitim aldığımız kurumlar ehil ellerde olmalı, mesleklerimiz dışından insanların mesleğimizin niteliği ve niceliği hakkında kararlar almasına imkan veren düzenlemelere son verilmeli, nitelikli eğitim için gerekli süre ve koşullar meslek örgütlerinin de görüşleri alınarak belirlenmelidir. Mevcut okulların öğretim elemanı, donanım v.b. eksiklikleri giderilmeli; kapasitelerinin üzerinde öğrenci alımına son verilmelidir. Tıp fakülteleri hastanelerinin ekonomik, yönetsel ve akademik özerkliği korunmalıdır.

-Sağlığı ticarileştiren, sağlık hizmetlerini metalaştıran, eşit-ücretsiz-nitelikli sağlık hizmetinin önündeki öncelikli engel olan sağlıktaki bütün katkı-katılım payları ve ilave ücretler kaldırılmalıdır.

'SAĞLIK ÇALIŞANLARI VE HASTALAR İÇİN OLUMLU SİNYAL YOK'

TTB, bu taleplerini defalarca dile getirdiklerini ancak Türkiye’de çalışan 130 bin hekim ve toplamda 700 bin sağlık çalışanını etkileyecek düzenleme ve iyileştirmeler konusunda hiçbir olumlu yanıt alamadıklarını kaydetti.

Açıklamada, 14 Mart'ın 'hayal ve öfke içinde kutlandığı' belirtilerek, "Bu vaziyet hekimler için de diğer sağlık çalışanları için de iç açıcı değildir, yurttaşların sağlık hakkı için de olumlu sinyaller içermemektedir. Sağlık çalışanları arasındaki yaygın kanaat yeni Sağlık Bakanı’nın da önceki Bakan’ın yolunda ilerleyeceği yönündedir," denildi.

'PARAN KADAR SAĞLIK' KLİBİ

Bu arada, sağlık çalışanları, hekimlerin içinde bulunduğu koşulları daha görünür kılmak için "Paran Kadar Sağlık" adlı bir şarkı hazırlattı. Klipte “Sağlıkta dönüşüm masalı bitti. Artık paran kadar sağlık” sözleri yer alırken,  sonlanıyor.