Soner Aydın / Demokrat Haber

12 Eylülde 10 ay cezaevinde kalan ve daha sonra ‘fişlendiği’ için iş bulamayan seyyar satıcı Duman Bal, ‘Darbe Mağduru Yasası’ndan yararlanarak emekli olmak istedi. Bal’ın talebini meclise taşıyan CHP’li Aytuğ Atıcı’nın kanun teklifi reddedildi.

Mersin seyyar satıcılık yapan 12 Eylül mağduru 57 yaşındaki Duman Bal isimli yurttaş, geriye dönük borçlanma yöntemi ile emekli olmak istediğini söyleyerek, 35 yıllık mağduriyetinin giderilmesini istedi. CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın konuyla ilgili “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na Geçici Bir Madde Eklenmesine İlişkin Kanun Teklifi" ise hükümet tarafından reddedildi.

12 Eylül askeri darbe sırasında Elbistan'a termik santralinde kadrolu işçi olarak çalışırken gözaltına alınan, 97 gün işkence gördükten sonra cezaevine konulan ve 10 ay cezaevinde yattıktan sonra beraat eden 57 yaşındaki Duman Bal, darbe ile mücadele ettiğini her fırsatta dile getiren hükümetten 35 yıllık mağduriyetinin giderilmesini talep etti. Bal, Bağ-Kurlulara uygulanan geriye dönük borçlanma sistemi ile emekli olmak istediğini kaydetti.

 “HANİ DARBEYLE MÜCADELE EDİYORLARDI?”

Konuyla ilgili konuşan darbe mağduru Bal, 10 aylık bir tutukluluğun ardından fişlendiği için işe alınmadığını ve memleketinden hukuksuz bir şekilde sürgün edildiğini dile getirdi. Geçen süre içinde haklarını aradığını ancak Anayasa’nın 15’nci maddesinin engel olduğunu kaydeden Bal, “Anayasanın geçici 15’nci maddesi kaldırıldıktan sonra Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bundum. Türkiye’de ki iç hukuk yolları tükendikten sonra ise AİHM’e gittim. Orada ki davam sürüyor. Ardından CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı ile bir görüşme yaptım. Bağ-Kurlulara yapıldığı gibi 12 Eylül mağdurlarının da geriye dönük borçlanarak emekli olmaları noktasında bir talebim oldu. Kendisi de bana bu konuda bir önerge verdiğini ancak iktidar tarafından kabul edilmediğini söyledi. Ve bunu belgeleri ile bana gönderdi” dedi.

Bal, darbeyle ve darbecilere karşı mücadele ettiğini söyleyen Hükümetin AİHM’de davası süren bir darbe mağdurunun talebini ret etmesini anlayamadığını sözlerine ekledi.

“FİŞLENDİM, İŞ BULAMIYORUM”

10 aylık tutukluğun ardından fişlendiği için iş bulamadığını kaydeden Bal, şunları söyledi:

“Beraat ettikten sonra Elbistan’da tekrar işe alınmadım. Nereye gidip iş başvurusu yaptıysam ‘Siz fişli vatandaşlarsınız' denilip kapılar yüzüme kapandı. Sokaklarda seyyar satıcılık yaparak hayatımı devam ettirmeye çalıştım. Ancak yine devlet zulmü ile karşılaştım. Bu sefer de burada zabıta zulmü var. Yani hayatım devlet zulmü ile geçti. Ben 34 yıldır devlet zulmüne maruz kalıyorum. Benim geleceğim ne olacak. Bizler fişli yurttaşlarız. Benim 3 çocuğum okuyor. Bunlar yarın devlet dairesine girdiği zaman benim durumumun onların karşısına çıkmayacağının garantisi var mı?”

“SÜRGÜN HAYATIMIZ NE OLACAK?”

Kendisi gibi 1 milyon mağdur yurttaşın olduğunu hatırlatan Bal, “Bunların kimisi yurt dışına kaçtı kimsi doğduğu topraklardan sürgün edildi. Bizim sürgünlük hayatımız ne olacak? Hangi yasaya hangi hukuka göre sürgün edildiysek onu da açıklasınlar. Bunun hiçbir yasada yeri yok. Beraat etmeme rağmen devletin silahlı güçleri tarafından sürgün edildim. Şunu sormak istiyorum. Bizi yöneten iktidar kendi mağdurlarına mı yoksa Türkiye Cumhuriyeti’nin mağdurlarına mı sahip çıkıyor?” ifadelerini kullandı.

ÖNERGE REDDEDİLDİ

CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı’nın 12 Eylül mağdurlarının geriye dönük borçlanarak emekli olması yönünde ki kanun önergesi, Hükümetin katılmamasının ardından iktidar Milletvekilleri tarafından reddedildi.

Atıcı’nın Meclis Genel Kurulu’nda konuyla ilgili yaptığı konuşma şöyle:

“Sayın Bakanım, burada bir borcumuzu ödememiz gerekiyor. 12 Eylül faşist darbesinden sonra siz de o dönemlerde gençtiniz, bizler de alındık, götürüldük, dövüldük, işkence... bir sürü; onlara girmeyelim. Orada sapla saman birbirine karıştı. Tutuklanmak için, gözaltına alınmak için bir şart vardı, o da genç olmak. Sokaktaki bütün gençler toplandı, içeri atıldı sağcısıyla, solcusuyla. Sonra bu insanlar dışarı çıktıklarında o işkenceden, şundan bundan dolayı bir süre kendilerine gelemediler, iş bulamadılar, hayatları karardı. Sonradan kendilerini toparlayanlar oldu ama bizim o dönemi bunlara borçlandırmamız lazım. Bunun gibi pek çok alanda geriye dönük borçlandırmalar yapıldı. Bu zor bir şey değil, çok da bir yük de getirmez ama bizim o darbeye karşı duruşumuzu gösterir, bir; o darbenin yaralarını bir daha sarmamıza neden olur ve bir de o dönemde bu insanlara olan borcumuzu da biraz ödemiş oluruz diye düşünüyorum”