Roboski ve Bejuh köylüleri yeni kalekol çalışmalarını önlemek için sınıra yürümüştü. Asker çalışmaları durdurduğunu söylemiş bunun üzerine halk o bölgeyi terk etmişti. Fakat asker gizli gizli yapmış olduğu (Bakur, Beyaz Tepe ve Düğün Dağı) üç kalekolu birleştirmek için yol çalışmasına girişti. Orada yaşayan halkın askeri bir kere daha uyarması ile çalışma yine durduruldu.

Bir süre sonra sınır ticaretine gidenler fark etti ki kendileri sabah sekiz gibi orayı geçtikten sonra asker çalışmaya koyuluyor. Akşam 21.00 gibi döndükten sonra da tekrar çalışmaya koyuluveriyorlar. En son çalışma biraz daha farklı, çalışılan bölgeye dikenli hudut tel örgüleri de çekilmeye başlanmış.

Bunun üzerine halk ayaklanıp ve Roboski yaylasına geliyor. Orada büyük tartışmalar sonucunda bir kere daha çalışmalar durduruluyor.

GÜMRÜK KAPISI AÇILACAKMIŞ

Hükümet-Asker birlikte Kürt-yerli işbirlikçileri manupule etmeye çalışıyorlar. Bu tartışmalar esnasında asker ilginç şeyler de söylüyor.  Diha haber ajansı yerel kaynaklara dayandırarak, ''Askeri yetkililer yanında getirdiği yazılı bir belgeyi köylülere göstererek, inşaatın olduğu bölgeye yakın bir zamanda sınır kapısının açılması için çalışmanın başladığını iddia etti” diye bir haber geçti.

Biz Roboski'de bir sene yaşamamızın deneyimi ile aslında bu gümrük işinin yeni bir tartışma olmadığını biliyoruz. Orada oynanan oyunların geçmişini ve geleceğini deneyimlerimizden yola çıkarak aktarmaya çalışacağız.

AKP VE İŞBİRLİKÇİLİK

Katliamın ilk aylarında Başbakanın eşi Emine Erdoğan, kızı ve Beşir Atalay Roboski’de aileler ile bir görüşme ayarladı. O görüşmede ilk defa gözüken bazı kesimler vardı.

Bu kesimler daha sonra tüm görüşmeler öncesi yedek aileler olarak hep gündemde kaldılar. Aileler ile Erdoğan görüşme alamaz ise bu aileler devreye girerek rezil olması önlenecekti.

Bunların isimlerini burada vermeyeceğiz fakat ne yaptıklarını deşifre edeceğiz. O gün görüşmede bu sayfadaki döviz ve pankartları bu çevreler hazırladı.

Roboski aileleri ile Emine Erdoğan arasında yapılan görüşmede, ailelerin 9 maddelik istekleri olduğu söylendi basına. Bunların arasında bugünü ve bu işbirlikçileri ele verecek maddeler de bulunuyordu. Bunlardan biri de bugünkü yazı nedenimizi de ortaya koyan gümrük meselesi idi.

Bu gümrük meselesi yerli işbirlikçileri elde tutmak için uydurulmuş bir mittir. İşbirlikçilerin zaaflarını bilen hükümet nasıl yaklaşacağını iyi biliyor.

Fotoğrafta bulunan ’Gülyazı sınır kapısı için sayın Başbakana teşekkür ediyoruz’ yazısı ile bu talep ailelerin istemi imiş gibi maddeler arasına sokturdular.

Ailelerin çoğu Türkçe okuma yazma bilmediği için işleri kolaydı. Bunu değerlendirdiler.

Başbakan ile yapılan Şırnak havaalanındaki görüşmelerde de yedek olarak bu aileler hazır tutuldu. Roboskili aileler saat 17.30’a kadar ikna edilemediler. Sonra BDP devreye girerek bu görüşmenin yapılması için aileleri ikna etti.

Bu sahte ailelere gereksinim yine olmadı. Fakat bu sahte aileler de başbakan ile görüşmeye katıldılar. Daha sonra sosyal medyada verdikleri mektubu yayınladılar. Bu mektup neyi mi içeriyordu?

Asker'in Roboski yaylasında ailelere söylediği sınır kapısının açılması isteğini.

AKP bir taş ile birkaç kuş vurma peşindeydi. Bu taşlardan biri işbirlikçilerini ödüllendirildiğini düşündürmek ve onları oyunda tutmak. İkincisi barajlarla yapmaya çalıştığı bölgeyi insansızlaştırma politikalarının devamını sağlamak.

Bir de zannedersem PKK’nin Haftanin kampının oradan kaldırılmasını ya da etkisizleştirilmeye çalışılmasını hedeflemekteler.

BİR UYARI AKP VE İŞBİRLİKÇİLERİNE

Siz işbirlikçilere bir uyarı, AKP tamamen demogoji örgütlenmesidir. Siz zannediyorsunuz ki orada gümrük kapısı açılacak sadece. Böylece sizin açgözlülüğünüzü kendi savaş mekanizmasını yürütmek için fırsata çevirdiler. Haberiniz ola ki sizin köylü kurnazlığınızı bir kere daha kullanmaya çalışıyorlar.

AKP yarın politikasını değiştirir, siz de gün yüzüne çıkamaz duruma gelirsiniz, yaptığınız işi bir kere daha değerlendirin ve yanlışınızdan dönün derim.

AKP’nin izlediği bu politikalar hiç hayra alamet değil. Fakat artık geç kalmış eski bir savaş politikasıyla yol alınamayacağını bilmelidir. 30 yıllık süreç bunu göstermiştir.

Sana artık Roboski'li aileler değil, Roboski halkı ve çevre köylerde bulunan halklar da isyan bayrağını açtı. Haberin olsun bu kadar hasım hayıra vesile değil. Tüm toplumsal kesimleri karşına alırsan bedelini çok ağır ödersin.

AKP de diğer düzen partilerinin yaptığı hataya düşmüştür. Güney-Kuzey, Batı-Doğu homurdanmaya başladı.

Gezi'yi ve Suriye Rojava'yı unutma, yaptıkların hayatın gerçeklerine karşı ise bu senin sonunun geldiğinin göstergesidir.

Samimi davranmak yerine barışın arkasından dolanmak AKP'ye kaybettirecektir. Hayat kendisini karşılamayan düzen partilerini nasıl silikleştirip tarihin çöplüğüne gitmesini sağlamışsa aynı kader AKP'nin sonu da olacak gibi gözüküyor.